WINCHESTER .30-30

Dumansız barutlu ve uzun ömürlü ilk Amerikan fişeklerinden biri: Bugün daha performanslı rakipleri olsa bile, “fanatik” tutkunları tarafından halâ terk edilmeyen bu fişek ABD’de geleneksel olarak geyik avında kullanılıyor.

Winchester Repeating Arms Company tarafından geliştirilen .30-30 kalibre Amerikan pazarında ilk kez 1895 yılında görülmüştü. Bu fişeğin tanıtımı .30-30 Winchester adıyla, ya da .30 Winchester center fire(Merkezden Ateşlemeli) olarak yapıldı. Günümüzde evrensel olarak .30-30 kalibre olarak biliniyor. Şöyle ya da böyle 117 yılı arkasında bırakmış olan bu yaşlı fişek, yaşından başka çok ilginç bazı özelliklere de sahip olduğundan bu yazımızın konusunu ona ayırdık.

İLK DUMANSIZ BARUT

Öncelikle belirtelim, bu fişek Amerikalıların sivil kullanım amaçlı ilk “dumansız” barutu, ya da o devirde nitroselülözlere verilen adıyla ateş tozuydu. Ama buna rağmen yine de kara barutlu fişekler için kullanılan tanımlama çerçevesinde, yani kodlarındaki ilk rakam kalibreyi, ikinci rakam da barut ağırlığını belirtir şekilde adlandırıldılar. Böylece .32-20; .30-40; .44-40; .45-70 gibi sayısal kodlamalarla tanımlanmaya devam edildiler. Buna göre, bizim bu yazımızdaki fişek (.30) kalibre ve içinde 30 grain dumansız barut içeren bir fişek olduğundan .30-30 koduna sahip.

.30-30 fişekler özel olarak manivela mekanizmalı (lever action) tüfekler için geliştirildiler ve o zamanlar bir çok açıdan modern sayılabilecek yönlere sahip olsalar da eski “rimmed” (etekli) yapılarını, yani uzun boyunlu ve ince omuzlu gövdelerini muhafaza ettiler. Etekli olmaları nedeniyle zaten dik ve sert bir omuz tipine ihtiyaçları yoktu.

Üretilmeye başladığı andan itibaren “thirtythirty” (otuza otuz) olarak adlandırılmaya başlanan bu fişek, özellikle beyaz kuyruklu geyik avcıları arasında hemen yaygınlaştı. Bugün artık avlanmasına sınırlı şekilde izin verilen bu geyik türü o devirde Amerika Birleşik Devletlerinde çok yaygın şekilde avlanıyordu. Winchester 1894 veya .30- 30 adıyla anılan bu fişek yıllar geçtikçe popülerliğini daha da arttırdı.

Tuhaf ve anlaşılmaz bir şekilde bugün Amerika’da halen bir çok avcı geyik ve fazla iri olmayan toynaklılar için Winchester 1894 veya .30-30 fişekleri kullanmaya devam ediyorlar. Durumun tuhaflığı, gerek bu silahların ve gerek bu fişeklerin artık günümüzün sürgülü mekanizmalı ve yarı otomatik silahlarına ve çok daha performanslı fişeklerine göre neredeyse antika sayılacak kadar eski kalmışlıklarından kaynaklanıyor. Amerikalılara has bu fenomen muhtemelen Vahşi Batının fethi sırasında ve sonrasında “lever action” (manivela mekanizmalı) tüfeklerden çok sayıda edinilmiş olması. Üstelik bu tüfeklerin hafif ve kullanışlı oluşlarının birçokları tarafından aranan bir özelik olmasının yanı sıra, geçtiğimiz yıllarda Western tüfek modasının yeniden canlanması, şeriflerin ve kanun kaçaklarının vazgeçilmez silahı olan .44-40 kalibreli 1873 modellerinin halâ filmlerde ve afişlerde boy göstermesi üstte açıkladığımız olayda önemli bir etken. Bu fişeğin orijinali, Jsp tipi 160 grain küt uçlu birçekirdeği 1.970 feet/saniye, yani 600 metre/saniye hız ve 200 kgm güçle 1894 tüfeklerin 16 inç (410 mm) namlularından dışarı atıyordu. Bu namlular Rifle olarak adlandırılan diğer tüfeklerin namlularından daha kısaydı. Böyle bir performans inç kareye düşen 38.000 libre, yani yaklaşık 2.600 bara tekabül eden oldukça sınırlı çalışma basıncıyla elde edilebiliyordu. Bugün bildiğimiz gibi değil tüfekler, revolver ve yarı otomatik tabancalar için üretilen birçok magnum mermi bile bu basınç değerine erişiyor ve hatta geçiyor.

Ancak şu var ki, o devirdeki manivela mekanizmalı lever action tüfeklerin dikey yönde inip çıkan basit bir sürgünün tuttuğu kilit sistemlerinin yapısal olarak dayanıksız oluşu, zaten daha yüksek çalışma basınçlarının kullanılmasına izin veremezdi.

Alttan manivela mekanizmalı tüfeklerin neredeyse tamamında fişekler namlu altına yerleştirilmiş boru şeklindeki bir şarjörde bulunmakta ve gerideki gerdele doğru bir yay tarafından itilmektedir. Bu nedenle bu fişeklerin kapsülleri arkasındaki fişeğin kurşun çekirdeğinin ucu ile temas halindedir ve bundan ötürü, geri tepmenin yol açacağı patlamaları önlemek amacıyla, .30-30 kalibre fişekler ile manivela mekanizmalı tüfeklerde kullanılan diğer bütün fişeklerin mermisi küt (kesik) ya da en fazla yuvarlak uçlu olmalıdır. Dolayısıyla bu tüfekler familyasında ucu sivri olan Sp tipi mermiler kullanmak mümkün değildir.

Winchester 94 tüfek .30-30 kalibre fişekle birlikte anılan bir tüfek ve bu silahın yaşı da bir yüzyılı aşmış durumda.

Bu durum .30-30 kalibre fişeklerde düz veya (daha güvensiz olduklarından nadiren) yuvarlak uçlu kurşunlar kullanılmasını zorunlu kılmaktadır. Bundan dolayı, hem balistik açıdan düşük katsayılara sahip, hem de namlu çıkış hızları düşük olan bu fişekleri 100 metreden veya biraz daha uzak mesafelerden yapılacak atışlarda kullanmak mümkün değildir, zira günümüzde sadece geyikler değil, diğer av hayvanları da daha ürkek olduklarından, bunlara yaklaşarak ateş etmek giderek daha zor bir hale gelmiştir. Ama bu fişeğin halâ popüler olduğunu ve yaygın şekilde kullanıldığını kanıtlayan bir gelişme geçtiğimiz yıllarda yaşandı ve Hornady firması bunların farklı bir versiyonunu üretti. Bu fişeklerde ucu deforme olabilen tipte polimer malzemeden sivri uçlu mermiler kullanılmıştı (“Leverevolution”) ve bu malzeme fişeğin şarjörde patlama olanağını ortadan kaldırdığı gibi, balistik katsayı değerlerini de yükseltiyor, dolayısıyla merminin yörüngede kalma olanağını arttırıyordu. 30-30 kalibre fişeğin popülerliği o denli artmıştı ki, 1902 yılında Winchester firması yapısal ve boyutsal anlamda bu fişeğin tamamen aynısı olan .32 Winchester Special adlı fişeği piyasaya sürdü. Ama bu fişeğin çekirdekleri .323 (8.2 mm) çapında ve 170 grain ağırlığında idi. Buna rağmen 2.300 feet/saniye (700 m/s) hız ve 270 kgm güçle namludan dışarı atılıyordu. Eğer barut ve çekirdek ağırlığı iyi hesaplanarak doldurulursa, bu fişek esinlenmiş olduğu .30- 30 kalibreli olandan daha iyi iş görüyordu, ama yine de çekirdek yapısı nedeniyle aynen onun gibi belli sınırlara sahipti.

BUGÜNKÜ PERFORMANSI

Aynen .30-30 kalibre fişekte olduğu gibi, .32 Special fişeğin üretimi de bugün halâ devam ediyor, ama kovan tablasındaki yazıyı hariç tutarsak bu fişeğin sadece yüzeysel bir inceleme ile diğerinden ayırt edilmesi oldukça zor olduğundan, yanlışlıkla o kalibredeki tüfeklerin fişek yatağına sürülebilir ve aşırı basınç gibi riskler üreterek hem silaha zarar verme, hem de atıcıyı yaralama gibi kazalara yol açabilir.

Avrupa’da .30-30 kalibre fişek bazı üreticiler tarafından 7,62x51R şeklinde önerilen bir fişek olarak bulunuyor ve hem İtalya’da hem de ABD’de bugün halâ 150 grain ağırlıkta çekirdeği olan bir versiyonu mevcut. Bu mermi teoride 2.450 ft/saniye, yani yaklaşık 747 metre/saniye hıza ve 270 kgm enerjiye sahip. Ama 170 grain ağırlığındaki standart modeline göre piyasada çok daha nadir bulunuyor.

Yaşına, neredeyse antika sayılacak yapısına ve hem hız hem de kinetik enerji olarak çok mütevazı performansına rağmen, bu yazımıza konu olan fişek ABD’de bugün halâ geyik ve fazla iri olmayan diğer toynaklıları avlamak için çok yaygın bir şekilde kullanılıyor. Yine aynı şekilde, lever action Winchester, Marlin ve diğer bazı üreticilerin tüfekleri de halen popülerliklerini şaşılacak şekilde sürdürüyorlar ve bu tüfekler günümüzde İtalya’da bile oldukça yaygınlar. Bu nedenle özel dolum olarak hazırladığımız bu fişeğin performansını 20 inç (508 mm) namluya sahip 1894 modeli bir Winchester tüfekle denemek istedim.

Federal, Norma, Hornady ve Winchester gibi bazı hazır fişekler 150 ve 170 grainlik çekirdeklerle yaptığımız denemelerde, 170 grain versiyonundakiler 630 ile 655 metre/ saniye arasında değişen hızlar, 221 ile 241 kgm arasında değişen enerjiler üretmeyi başarırken, 150 grainlik versiyonları ise 692- 708 metre/saniye arasında hızlarla, 237- 248 kgm arasında enerjiler üretebildiler. Bu performans değerleri bir asırdan fazla bir zaman önce üretilmiş olan atalarına göre sadece biraz daha yüksek olduklarından, bu demek oluyor ki o zamandan bugüne kadar bu fişeklerdeki gelişim sabit kalmış.

Hornady Leverevolution marka fişeklerle .30-30 kalibrede küt uçlu çekirdek kullanma mecburiyeti kalmadı, çünkü bunların çekirdeği yumuşak polimer malzemeli uca sahip ve geri tepmenin etkisiyle uçları ezilerek düzleşiyor.

Fişekleri kendi formülümüzle doldururken kovan olarak hazır fişeklerden çıkarttığım Winchester kovanları kullandım, kapsül olarak da Fiocchi large rifle kullanmayı tercih ettim. .30-30 kalibre fişeklere en uygun barutlar düşük yanış hızına sahip olanlar, ama tercihe göre biraz daha hızlı barutlar da kullanılabilir. 150 ve 170 grain olan Sierra gömlekli çekirdekler için 8 farklı barut etüt ettim. Bu kurşunların her ikisi de “Jspfp” idi. 170 grainlik özel alaşımlı ve gas-check tabanlı ve 30-170 “Rcbs” kalıptan çıkmış alaşımlı çekirdek için de iki farklı barut denedim. Gömlekli çekirdeklerde denediğim barutlar şunlardı: Vectan Tu 200, Sp 9 ve Tu 4000; Vihtavuori N120 ve N135; Norma 201, Baschieri Pefl 18 ve 19. Alaşımlı dökme çekirdeklerde kullandığım barutlar ise, Baschieri M92S ile M410 oldu.

.30-30 kalibre fişeğin düşük kapasiteli bir kovana sahip olması onu verimli bir fişek haline getiriyor ve düşük dozda barutlarla 220-240 kgm arasında enerji üretebiliyor. Daha hızlı olan barutlardan kovana 25-30 grain, daha yavaş yanan (progresif) olanlardan ise 30- 37 grain koydum. Her halükârda, bu fişek için en iyi sonuç veren barutlar Tu 2000, N120, Norma 201 ve Sp 9 oldu. Bunlar 250 kgm’ye varan enerjiler üretebildikleri gibi, daha düzenli ve yörüngeden daha az sapan atışlar yaptırdılar.

Daha düşük enerjili yavaş yanan barutların biraz daha yüksek dozlarıyla, yani 35- 37 grain barut koyduğum fişeklerle 270- 280 kgm enerji değerleri yakalayabildim. Ama bizim fişeğimizin tarzı ve yapısı bu olmadığından, 250 kgm enerjiyi aşan bütün barut kombinasyonlarını tabloda maksimum miktar olarak belirttim. Bunun nedeni basıncın yüksek geldiğine dair emareler fark ettiğimden değil, hem fazlasını koymanın fuzuli olacağını düşündüğümden (metre/saniye bazında birazcık daha fazla hıza sahip olmak .30-30 kalibre küt uçlu çekirdeklere yörüngede kalma ve son bölümdeki enerji açısından fazla bir avantaj sağlamıyor), hem de lever action silahların yapısal anlamda daha dayanıksız silahlar olduklarını bilmemden kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla bu hafif tüfeklerle fazla barut yüklü fişekler atmak en azından rahatsızlık verici olacaktır. Bunun ötesinde, eski ve çok eski fişeklerde genel bir kural olduğu üzere, bunları bilhassa göz alıcı ve narin olan eski zaman tüfeklerinde rahat, ekonomik ve zorlamadan kullanmak en doğru yoldur.

ANTİKA TADI

İtalya’da 1894 Winchester veya başka markalardan bunun benzeri .30-30 kalibre silahları avda kullanan avcılar bulunduğunu zannetmiyoruz, zira Alp dağları eteklerindeki toynaklı av hayvanları için daha büyük kalibreler gerekmese bile, en azından 100 metreyi aşan mesafelerden yapılacak atışlar için daha hızlı ve delici kalibreler gerektiği bir gerçek.

Son tahlilde şunu rahatlıkla söyleyebiliriz ki, sonuçta bu tip bir fişek, günümüzde kullandıklarımız gibi güzel ve estetik çizgilere sahip değilse bile, eski zaman tüfeklerinde kullanıldığında, örneğin Winchester’in “John Wayne Special” gibi bir tüfeğiyle atıldığında, elle kurulan manivela mekanizmasının çıkardığı ses, kurmak için elimizi ileri geri hareket ettirişimiz ve Amerikan Westernlerini çağrıştıran ortam hiç kuşkusuz atıcıya büyük bir keyif yaşatacaktır.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here