Efsane Burada

Bu da bildiğimiz .338 Lapua sniper rifle silahlardan biri mi? Eğer Barrett tarafından yapılmışsa, hayır. Çünkü o zaman işin içine kundağın uç noktasına koyulmuş yüksük gibi yenilikçi çözümler, kıvrımlı kilit tırnaklarına sahip özgün sürgü mekanizması, çıkartılabilen ve ayarlanabilen tipte tetik grubu gibi özellikler girmiş demektir. AR-10 modelinden alınmış “tanıdık” bir ergonomi ve özellikle BORS sistemiyle kombine kullanıldığında mükemmel sonuç veren isabet yüzdesi diğer artıları

İthalatçı Wild amp; Wild, Vittorio Giani ve oğlu Marcelo’ya ait, yüksek kalite bandında avcılık ve atıcılık ürünleri satışında uzmanlaşmış bir silah firması. Sonuncu EXA fuarında Wildamp;Wild standı silah tutkunlarının kuşatması altındaydı diyebiliriz ve bunların neredeyse hepsi en son ithal edilen Barrett tüfekleri inceliyorlardı. Bu yazımızın konusu olan karabina, Barrett standartlarına göre daha küçük olan .338 Lapua magnum çaplı fişeklere uygun yatakla donatılmış olan “efsanevi” 98B modeli (Buradaki B harfi “Bravo” kelimesinin baş harfi olarak kullanılıyor).

.338 Lapua çaplı Barrett 98B; operasyonlarda kullanılan ortalama boltaction tüfeklerden kesinlikle farklı bir silah.

Sniper (keskin nişancı) tipi taktik silah tutkunları için güç ve uzun menzil anlamı taşıyan markasının dışında, 98B modelini gerçekten çok ilginç bir “parça” haline getiren teknik özellikleri sayesinde, profesyonel kullanım amaçlı silahlarda rastlanan mekanik dayanıklılık ile sıra dışı bir isabetlilik bir arada toplanmış. Estetik görünümünün performansı ile pek bir alakası olmasa bile, 98B ilk bakışta profesyonellerin kullandığı taktik karabinalardaki siluete sahip bir silah olarak göze çarpıyor. Kızaklar ancak gerekli oldukları yerde kullanılmış, lüzumsuz ıvır zıvır aksesuarlara yer verilmemiş. Silahın “sert” görünümü her halükarda Barrett karabinalarda kullanılan mekanik aksamdan kaynaklanıyor ve bunların hepsi mükemmele erişmek için ilke edinilmiş yenilikçi bir tasarım felsefesinin eseri. 98B modelinin doğuş nedeni asker ve polis güçlerine terörle savaş kapsamında kullanılacak bir silah sunmak olmuştu (ayrıca deniz komandoları -marine- de bu silaha ilgi göstermişti). Zaten sadece 20 inç (508 mm) uzunluğa sahip namlulu versiyonu bu amacı doğrular nitelikte, zira çok uzun menzilli atışların gerekli olduğu kullanımlar yerine, .338 Lapua magnum genelde kent içi çatışmalarda kullanıma uygun bir kalibre, çünkü ağır mermi çekirdekleri kullanma olanağı sayesinde genelde çok katmanlı kalın camlar veya paneller arkasındaki hedeflere karşı da etkin bir silah.

Her nasıl yorumlanırsa yorumlansın, bellik ki Barrett sıcak çatışmalarda da rahatlıkla kullanılabilecek orta çaplı bir silah tasarlamak niyetiyle hareket etmiş, ama yaptığımız test atışları sonrasında gördüğümüz kadarıyla, bu tüfeği aynı zamanda uzun mesafeli atış müsabakalarında kullanılabilecek sportif bir silah olmak için gereken performansa da sahip.

YENİLİKÇİ MEKANİZMA

98B tüfeğinin mekanik yapısı AR10-15 platformundaki silahlardan esinlenmiş denilebilir. Bu kapsamda karşımıza iki ayrı bileşenden, yani upper (üst gövde) ve lower (alt gövde) olarak tanımlayabileceğimiz iki parçadan meydana gelen bir gövde çıkıyor.

Üst gövde hafif alaşımlı metalden imal edilmiş yekpare bir gövde ve üzerinde namlu ile sürgünün kızaklarını taşıyor; bu gövdenin önde kalan bölümü ise kundak görevi görüyor.

1. Namlu upper receiver’e (üst gövdeye) kubuzun olduğu noktada değil, daha ileride, kundağın ön ucunun yer aldığı noktada sabitleniyor.


2. Dokuz adet kilit takozuyla donatılmış sürgü kafası gövdeye içinden iğnenin geçtiği bir (ve iğne tarafından yerinde tutulan) bir pimle sabitlenmiş.


3. Sürgü modüler yapıda, orta kısımdaki gövdesi hafif alaşımlı metalden ve bu gövdeye çelik kafa monte ediliyor.


4. Sürgü kafasının ayrıntılı görünümü; giyotin tipi ekstraktör ve nokta uçlu kovan fırlatıcı görülüyor.

98B karabinadaki en yenilikçi özelliklerden biri de, kundağın uç noktasına yerleştirilmiş ve görevi namluyu bloke etmek olan somun. Nitekim namlu kubuz kısmında gövdeye raptedilmemiş ve kubuza 220 mm mesafeye yerleştirilmiş olan bu somunla tutturulmuş durumda. Bu alışılagelmedik tasarımsal tercih, 27 inç (686 mm) uzunluğundaki namlunun mermi çekirdeğinin ivme kazandığı anda maruz kaldığı titreşimlerin azalmasını sağlıyor ve böylelikle mühimmat değiştirme veya hava sıcaklığındaki farklılıklar karşısında silaha daha sabit bir davranış şekli kazandırıyor.

Dolayısıyla bu sistem sayesinde namlunun bağlantı noktasının önünde kalan kısmı aynen 18 inç (457 mm) kompakt bir namluda görülen davranışı sergiliyor. Bu tip bir çözümün uygulanması, sürgünün kapanırken gövde içine doğru değil, namluya sabitlenmiş namlu uzantısı içine yönelmesi sayesinde mümkün olmuş. Namlu her halükarda salınım özellikli yapıda, zira silaha sadece merkezi noktasından raptedilmiş durumda; buna mukabil kubuz kısmında ise, metaldeki doğal ısı genleşmesinden etkilenmemek için namlu uzunlamasına yönde hareket kabiliyetine sahip.

Namlu ile silah arasında maksimum koaksiyellik (aynı eksende olma durumu) sağlanması için, namlu uzantısı gövde içine açılmış olan merkezleme yuvasına tam oturuyor ve etrafında bir destek yatağı oluşuyor. Sürgü ile namlu uzantısının birleşimi de mükemmel, üçlü gruplar halinde 120 derecelik açıyla konumlandırılmış kıvrımlı 9 adet kilit tırnağıyla donatılmış olan sürgü 60 derecelik bir dönüş açısıyla açılıyor. 98B modelinde modüler bir sürgü mevcut, sürgü kafası gövdeden ayrı ve ayrıca gövde de birbirine monte edilmiş birkaç bileşenden oluşuyor. Kilitlenme yüzeyleri eğimli tırnaklarla donatılmış olan sürgü kafası, .50 çaplı diğer Barrett silahlar ve Browning Bar av karabinası ile sıkı bağlara sahip denilebilir. Hem sürgünün fişek yatağında sıkışan kovan olduğunda bile kolay açılması gibi bir avantaj getiriyor, hem kilit takozlarının namlu uzantısına dayanma noktalarına daha iyi oturmasını sağlıyor. Eğimli temas yüzeyleri birbirine yapıştığında, sürgünün dönüşünü tamamladığı son birkaç milimetrelik boşlukta en ufak tolerans kalmıyor ve silahı yeniden kurma hareketi son derece hızlı ve akıcı şekilde gerçekleşiyor.

Kilit takozlarından başka, sürgü kafasına bütünleşik bir de geleneksel giyotin tipinde iri bir kovan çıkarıcı mevcut. Yeterince sert bir yayla kurulan pistonlu kovan fırlatıcı ile birlikte çok uyumlu çalışan sistem kovanların sert ve güvenli şekilde fırlatılmasını sağlıyor. Kafa, sürgü gövdesine bir yandan diğer yana geçen bir pimle sabitlenmiş. Bahsettiğimiz gibi sürgü gövdesi birbirine monte edilerek sağlam bir bütün oluşturan üç bileşenden meydana geliyor: Biraz arkaya doğru klasik kurma kolunu görüyoruz. Bu kol iğne kurucu halkayla bütünleşik. Ortada hafif alaşımlı metalden yapılmış oyuk bir silindir mevcut, önde ise sürgü kafasını tutan çelik halka yer alıyor. Bu yapı gövdeye yüksek mekanik direnç kazandırdığı gibi, ağırlıkları azaltma amacına da hizmet ediyor, zira çelik sadece işleyen aksamın imalatında kullanılmış.

Arka kısımda elle çıkartılabilen alışılageldik pim ve buna bağlı ateşleme grubu, yani yay, iğne ve kuyruktan oluşan grup var.

1. Sürgü Teflon bir silindirin içinde hareket ediyor, bu silindir yatak hem sürgü hareketini daha akıcı hale getiriyor, hem de silah kapanma pozisyonundayken kurma kolunun içinde ileri geri hareket ettiği pencereyi kir toz girmesini önleme amacıyla kapatıyor.


2. Resimde sürgü kapalıyken kurma kolunun ileri geri hareket ettiği pencereyi kapatan Teflon sürgü yüzeyinin detayı görülüyor.


3. Çok teknik yapıda tasarlanan dipçik yanak desteği ve ayarlanabilir tek ayaklı sehpa ile donatılmış.

Gövde çapı kilit takozlarının çapına eşit olan sürgü üst gövdede yer alan teflon bir silindir içinde ileri geri hareket ediyor. Teflon malzemeli bu silindir hem harekete akıcılık kazandırma amaçlı, hem de sürgü kapanırken kurma kolunun içinde hareket ettiği kovan atım deliğini kapatarak içeri toz ve yabancı cisimlerin girmesini engelleme amacı var. Kovan atım deliğinin olduğu bölgede de sentetik malzemeden bir silindirik yatak mevcut, ama bu alanı ve içerdeki mekanizmayı kirden tozdan koruyan esas sürgünün gövdesi.

Yine de, temizleme işlemleri için sürgüyü sökmek gerektiğinde üst gövdede dipçiğin alt kısmına yerleştirilmiş ayırma butonuna basmak yeterli; bu şekilde üst gövde şarjör yuvası önünde bulunan montaj piminin etrafında dönebiliyor. Sökme manivelasının ayrıca sık kullanımdan kaynaklanabilecek gevşeme ve boşlukları sıfırlama görevi de var, zira eğimli bir düzlem üzerinde kapanma işlemini gerçekleştirirken üst gövdeyi sabit şekilde hem alt gövdenin kendisine tekabül eden kısmıyla, hem de alt gövdeye bütünleşik olan ve geri tepmeyi sönümleme fonksiyonuna sahip dikey kalkanla temas halinde tutuyor.

MODÜLER DİPÇİK GRUBU

Alt gövde de hafif alaşımlı metalden yapılmış ve şarjör giriş ağzını, kabzayı, tetik grubunu ve dipçiği barındırıyor. Dipçik alt gövde ile bütünleşik tek bir parça oluşturuyor ve iskelet yapısı sayesinde hem profesyonel bir görünüme sahip, hem de ergonomik açıdan istenen şekilde ayarlanabiliyor. Yanak desteği çift taraflı kullanılan tipte, sentetik malzemeden bir yastıkla donatılmış, bunun somunu ile dikey yönde 30 mm kadar kaydırılarak ayar yapılabiliyor. Anti-şok dipçik pedi ise sabit tipte. Dipçik boyunu ayarlama fonksiyonu gerekli görülmemiş, çünkü tüfekte bulunan 18 inç (457 mm) uzunluğundaki 30 MOA eğimli Picatinny kızak dürbünün atıcı için en uygun mesafeye ayarlanmasına olanak sağlıyor.

Dipçiğin diğer bir özelliği iki farklı şekilde (hassas ve kabaca) ayar yapılabilen monopod (tek ayaklı sehpa) donanımı. Kaba ayarda elle müdahale edilebilecek büyüklükte yanal bir vida sayesinde 12 kademeli 42 mm uzunlukta bir yükseklik ayarı mümkün oluyor, hassas ayarda ise ayağın alt ucundaki dişli kısma müdahale etmek suretiyle 12 mm kadar bir yükseltme-indirme yapılarak ayağın destek noktası üzerine istenen şekilde oturması sağlanıyor. Dipçiğin genel yapısı, ABD ordusunda yıllardır kullanılan Knight’s SR25 gibi AR10 platformuna dahil silahlarda kullanılan tipik dipçikleri andırıyor ve zaten Barrett 98B’de kullanılan gerek tabanca tipi kabza gerek emniyet mandalı bu yarı otomatik askeri silahlardan türetilmiş. Emniyet mandalı doğrudan tetik sistemine müdahale ederek silahın ateş etmesini önlüyor, ama sürgünün hareket etmesine izin veriyor. Emniyet mandalını söktüğünüzde ayar yapmak amacıyla tetik grubunu çıkarabiliyorsunuz. Solak atıcılar için bu mandalı silahın sağ tarafına almak mümkün. Tetik mekanizması çift hareketli, net ve pürüzsüz çalışıyor.

1. Kabza ve emniyet mandalı AR10 şemasına uygun tasarlanmış. Emniyet mandalı solaklar için gövdenin diğer yanına alınabiliyor.


2. Silahı sökme manivelası iskeletin alt kısmında kabzanın hemen arkasında yer alıyor.


3. Tetik grubu olası ayarların yapılabilmesi amacıyla yuvasından çıkartılabiliyor.


4. Polimer gövdeli sağlam şarjör 10 fişek kapasiteli.

Bizim test ettiğimiz silahtaki tetik düşürme ağırlığı tetiğe dağıtılmış olarak 1.250 gram kadardı. Tetik yolu 1,5 mm kadar ve en ufak tetik boşluğu yok. 98B modelinin tetik mekanizmasının son derece akıcı ve temiz çalıştığını söyleyebiliriz, tetiğin dönüşü sırasındaki yük dağılımı atıcının fişeğin patlayacağı anı çok iyi hissetmesini sağlıyor. Dipçik ve kabzanın ergonomik yapısı da silahla elinize alır almaz uyum sağlamanızı kolaylaştıran özellikler. Ben de test atışları sırasında 98B ile daha ilk andan itibaren alışkanlık kazandım diyebilirim. Ergonominin iyi tasarlanmış olması sayesinde bütün kumada düğmelerini ilk andan itibaren rahatça buluyor ve kullanabiliyorsunuz. Emniyet mandalı ve kurma kolu içgüdüsel şekilde uzanıp rahatça müdahale edebildiğiniz türden ve bu nedenle daha ilk atışları yapmanızla birlikte silaha duyulan yabancılık yok oluyor.

TEST ATIŞLARIMIZ

Atış testlerini iki farklı şekilde ve 150 adetten fazla fişek yakarak gerçekleştirdik; bunların bir kısmı hazır satın aldığımız, bir kısmı da kendi doldurduğumuz fişeklerdi. Ön test atışlarını Parma kentindeki Pellegrino Parmense poligonunda 300 metre mesafeye konulan hedeflere yaptık ve yine Barrett firması tarafından üretilen BORS “bilgisayarlı yörünge düzeltme sistemini” sınamak istedik. Bu atışlarda 98B karabina üzerindeki Picatinny kızağa sağlam Barrett markalı halka bağlantılarla sabitlediğimiz Leupold Mk4 4,5-14×50 mm dürbünü kullandık. İkinci atış denemelerini ise Brescia’daki Galleria del Tiro di Lograto adlı indoor poligonda yine 300 metre mesafedeki hedeflere yaparak gerçekleştirdik ve bu sefer yeni Steiner Military 5-25×56 taktik dürbünü kullandık. Parma’da gerçekleştirdiğimiz ilk testte, BORS sisteminin ne kadar verimli ve etkin olduğunu anlayabilmek için hedefleri sırasıyla 100, 200 ve 300 metre mesafelere yerleştirdik. Silahı 100 metreye göre ayarladıktan sonra Lapua kovan, Sierra Matchking 16.20 gramlık çekirdek ve N165 barutla doldurduğumuz fişeklerle atışları yapmadan önce Vittorio Giani elektronik düzeltme sistemini devreye aldı. Display ekrandaki metrajı 200 ve 300 metrelere ayarladıktan sonra yaptığımız atışlar hedef aldığımız noktalara çok yüksek isabetli atışlar gerçekleştirmemizi sağladı. Ancak ne yazık ki çok rüzgarlı bir günde atış yapmamız nedeniyle arzuladığım grupmanları tam olarak elde edemedim. Ama kapalı poligonda, silahın paket donanımında bulunan öndeki iki ayaklı ve arkadaki tek ayaklı sehpaların desteğinden de yararlanarak yarım MOA’nın altına düşen çok isabetli atışlar yapma şansı buldum. Her halükarda Barrett ile bu ilk tanışmam çok olumlu oldu, en azından BORS sistemi donanımlı 98B’nin son derece güvenli bir silah olduğunu gördüm ve kullanılacak mühimmatın uygunluğu hakkında bazı fikirler edinme şansı yakaladım. “Nihai” test atışları için Wildamp;Wild firmasının sağladığı özel dolum fişekleri kullandığım gibi, 16.20 gramlık Scenar, 19.44 gramlık Scenar ve 16.20 gramlık Lock Base çekirdek yüklü hazır Lapua fişeklerden de yararlandım.

1. Kundağın ön tarafında üst kısımda yer alan Picatinny kızak ile ısıyı dağıtan yüzeyi arttırmak amacıyla namlu üzerine ve namluya açılmış yarıklarla pencereler görülüyor.


2. Namlu ağzı freni kompakt ve etkin, bu sayede 98B modelinin geri tepme şiddeti, .243 Remington karabinalardakiyle kıyaslanabilir.


3. Silah bütünü halinde masif ve profesyonel yapıda. Namlu 27 inç uzunlukta, ama yakında 20 inç uzunluktaki versiyonu da üretilecek.


4. Brescia kentindeki Galleria del Tiro di Lograto poligonunda yaptığımız test atışlarında yeni çıkan Steiner Military 5-25×56 mm dürbünü kullandık.

Kompansatör; atış yaptığım fişeklerin hepsiyle .338 Lapua magnum çaptan kaynaklanan sert geri tepmeyi bir hayli yumuşattı, öyle ki atış hızımı düşüren yegane etken namludan yayılan sıcaklık oldu. Buna rağmen, uzunlamasına 8 adet kanalla donatılmış uzun namlu ısınmadan bile etkilenmeyerek çok isabetli atışlar yaptı, silahın özel sabitleme sistemi ise grupmanda kaymalara yol açmadı. Ayrıca, namlunun ağır profili oluşu (namlu ağzındaki çapı 23 mm, kilit somunun olduğu noktada ise 26 mm) üretilen sıcaklığın çabuk dağılmasını sağladı ve namlu şeridi gibi aparatlara ya da sıkıştırılmış havayla çalışan soğutma sistemlerine gerek kalmadı.

Pellegrino Parmense poligonunda geçen günün sonunda eve elimde başarılı bazı hedef kağıtlarıyla döndüğümü söyleyebilirim. Bunlar arasında, rüzgarın hız kestiği bir anda özel dolum mühimmatla 5 atışlık seri sonunda gerçekleştirdiğim 35 mm çaplı grupman öne çıkıyor.

Galleria del Tiro kapalı poligonunda yaptığım atışlarda da aslında bir önceki isabeti yüzdelerini tekrarladım sayılır, zira bütün serilerde grupman çapı hep 50 mm altında oldu. Burada 19.44 gramlık Sierra çekirdekli özel dolum fişekler de kullandım ve 300 metreden yaptığım atışlardaki grupmanların çoğu yarım MOA (yarım açı dakikası-yaklaşık 42 mm) değerin altındaydı ve bir yerde 98B modelinin isabet hassasiyetini teyit ediyordu. Şunu yine hatırlatmakta yarar var: 98B, atış sehpası için yaratılmış bir tüfek değil. Güvenlik operasyonlarında kullanılmak üzere tasarlanmış bir silah ve bu tip görevlere uygun olması için de güvenilirlik, mekanik dayanıklılık ve her türlü hava koşulu altında 0-1000 metre arasındaki “düşman” hedefleri ilk atışta etkisiz hale getirebilecek isabet hassasiyeti gibi özellikler gerekiyor. Her halükarda, 300 metreden 40 mm çapın altına inen grupmanlar dikkate alındığında, Barrett tüfeğin birebir uygun mühimmat kullanıldığı takdirde 1000 metreden mermileri 15 cm çapın içinde toplaması hiç de olanaksız sayılmaz.

Wild amp; Wild silah mağazasının sahiplerinden Vittorio Giani (soldaki), Pellegrino Parmense poligonunun başkanı Roberto Valdi ile görülüyor.

Sonuç olarak, Barrett ürünlerinin ortak özellikleri olan agresif ama şık çizgiler, yenilikçi proje, yüksek teknik içerik, mükemmel ergonomi, mekanik direnç düzeyi ve güvenilirlik 98B modelini de beklentileri yüksek olan elit bir atıcı kategorisi için son derece “ilginç” bir parça haline getiriyor. Gerek 27 inçlik kısa namlulu, gerek 20 inçlik namlulu bir Barrett 98B edinebilmek için bekleme süresi ise yaklaşık 3 ay.

Teknik Kart

Üretici: Barrett, www.barrett.net
Tipi: Sürgülü Keskin Nişancı Tüfeği
Modeli: 98B
Çapı: .338 Lapua magnum
Özel kullanım alanı: Uzun mesafeli atışlar
Besleme sistemi: Çıkartılabilir tipte, prizmatik, çift sıralı ve dönüşümlü mermi sunan şarjör
Fişek kapasitesi: 10
Tetik mekanizması: Ayarlanabilen tipte çıkartılabilir tetik grubu
Emniyet tertibatı: Gövdenin sol tarafında çift taraflı kullanılabilen emniyet mandalı
Namlu: 27” (68,5 mm) uzunluğunda, 250 mm hatveli altı adet yiv donanımlı
Nişan düzenekleri: Dürbün ve lazer görüş sistemleri montajı için 18” uzunlukta 30 moa eğimli Picatinny kızak, ayrıca gövdenin alt ve yan kısımlarında aksesuar ve lazer görüş sistemleri montajı için ilave Picatinny kızaklara takma amaçlı bağlantı noktaları
Ağırlık: 6.175 gram
Minimum uzunluk: 1.265 metre
Niteliği: Taktiksel

BORS SİSTEMİ

Barrett Optical Ranging System (BORS) mermi çekirdeğinin düşüşünü hesap etme sistemi olarak ve taktik tipte özel dürbünlerle bir arada kullanılmak üzere doğmuş. Genelde ABD askerleri tarafından kullanılan bu dürbünlerin önde gelenleri: Nightforce 3,5-15x50mm, 5,5-22×50/56 mm, 8-32×56 mm, Schmidt amp; Bender Pm II 3-12x50mm ve 5-25×56 mm ve Leupold Mk4 4,5-14x50mm.

Bu sistem, içindeki küçük bir bilgisayar sayesinde dürbün yükseltmekte kullanılan kule tipi düğmeyle ara-yüz oluşturuyor, zengin bir balistik veri tabanına ve ortam koşullarını saptayan hassas sensörlere sahip olan bu bilgisayar, merminin izlediği yolun hedef hattı ile çakışır durumda kalacağı mesafeyi hesaplıyor. BORS sistemini devreye almak oldukça kolay: Üzerindeki 4 buton vasıtasıyla sadece kullanılan mermi çekirdeği ve merminin çıkış hızı seçiliyor. Barometrik hava basıncı, hava sıcaklığı ve bulunulan noktanın açısı gibi veriler ise cihazın üzerindeki sensörler tarafından otomatik olarak algılanıyor. Silah 100 metreye sıfırlanıp BORS’un “sıfır noktası” girildikten sonra, balistik sistem merminin hedef alınan noktaya hangi mesafede isabet edeceğini otomatik olarak hesaplıyor ve ekran üzerinde gösteriyor. Örneğin, 100 metreye ayarlanmış silahla 485 metre mesafeye konulmuş bir hedefe ateş etmek istediğimizi varsayalım. Dürbünün kule düğmesine ekranda kesin mesafe ya da ona en yakın mesafe belirene kadar müdahale etmemiz yeterli.

Bors’un hesaplama toleransları her bir özel dürbüne göre değişiyor ve genelde her bir klik çeyrek ya da yarım moa veya 0,1 mrad eğerine tekabül ediyor. Daha basit anlatımla, Bors atıcıya hedefi vurmak için düğmeyi kaç klik döndürmesi gerektiğini söylemiyor, tam tersine her bir klikte merminin hangi noktaya değeceğini, yani temas noktasını gösteriyor. Bundan başka, ekranda silahın olası yatay eğim hataları ile bataryanın durumu gösteriliyor. Bilgisayar bulunulan noktanın açısını gerçek zamanda saptıyor ve bu nedenle dürbün kule düğmesinin tüfek başka pozisyonda tutulmuş durumdayken değil, hedefe nişan alınmış pozisyondayken döndürülmesi gerekiyor. Aksi halde BORS merminin temas noktasını hesaplarken farklı yer açısını referans alacak ve hatalı isabet noktası verecektir. BORS donanımlı Leupold Mk4 4,5-14×50 dürbünün bağlantı halkaları ve aksesuarlarıyla birlikte fiyatı 4.900 Euro.

BORS aygıtı dürbünün kule düğmesine bağlantılı. Üzerindeki 4 adet buton hesaplama programını yönetmek için.

BORS sisteminin küçük ekranı, silahın ayar edildiği mesafeyi, kullanılan çapı, bataryanın durumunu gösteriyor; ortadaki çubuk ise silahın tam dikey konumda olup olmadığını belirtiyor.

Bir bolt-action silah söz konusu olmakla birlikte, karabinanın mekanik düzeni ve iki yarım-çerçeveye ayrışmış iskeleti AR10 platformunu akla getiriyor.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here