Polichasse: Her Ava Uygun

Gerçekten tam bir “av silahı”. Marocchi kinetik sistemli bu tüfekte kullanılan Saint Etienne namlu zengin şok tüpü ve aksesuar donanımına sahip. Her türlü av tipine uyum sağlayabilmek için, 70 mm boyundaki namlu uzantısı ve harici şoklar uygulandığında 660 mm uzunluktan 680, 730 ve 750 mm uzunluğa geçebiliyor. Fiyatı ise her zamanki gibi rekabetçi

Modele “Polichasse” adı verilmiş (Fransızca, “çoklu-av”), zira farklı av tiplerine uyumlu olması hedeflenmiş. Nitekim bu Fransızca tanımlama içinde geniş bir anlam içeriği taşıyor. “Her işi yaparım” şeklinde çevirebileceğimiz bu tanımlama ile söz konusu yarı otomatik tüfeğin bütün avlarda kullanılabileceği anlatılmak istenmiş. Tüfeğin temelinde Marocchi kinetik sistemle çalışan Si12 modeli yatıyor . Yani minimum bakım, maksimum verim felsefesi bu modelde de geçerli. Atalet sisteminin son derece basit oluşu ve gaz pistonu bulunmayışı silahın bakım işlemlerini hem daha kolay, hem de daha aralıklı olarak yapabilme olanağı sağlıyor. Silahın standart konfigürasyonunda magnum fişek yataklı 660 mm uzunlukta Saint Etienne namlu var.

Ama talep üzerine diğer farklı uzunluklarda namlu donanımına sahip olunabiliyor. Polichasse modelini aşağıdaki donanımları içeren çantasıyla satın alıyorsunuz: Yağlı yüzey işçiliği görmüş ahşap kundak, özel olarak kodlanmış 90 mm uzunlukta iki adet dahili/harici Maxi şok tüpü (*** ve yivli), 70 mm uzunluğunda namlu uzantısı, dört adet dahili normal şok tüpü: full (maksimum şok), improved modified (**), improved cylinder (**** silindirik) ve cyl (***** boru tipinde); bunlardan ilk ikisi hariç, diğerleri çelik saçma kullanımına da uygun). Maxi şok tüplerinin her biri 46 gram ağırlığında ve çelikten imal ediliyorlar. Namlu uzatma parçası ise 74 gram geliyor, toplam uzunluğu 143 mm, namludan dışa taşan kısmı ise 70 mm uzunluğunda. Bu uzatma parçası çelik saçmalara dayanıklı şokların montajına uygun vasıfta. 660 mm uzunluğunda namlu ve dahili şoklarla silahın toplam uzunluğu 1.255 mm, ağırlığı ise 2.966 gramı buluyor. Bu tüfek dağda yapılan avlara uygun olduğu gibi, ferma köpeğiyle arama şeklinde yapılan kuşların avına da uygun.

1.

2.

3.

4.

1. Maxi*** şok takılı namlu ağzı ve kırmızı floresanlı fiber arpacık görülüyor

2. Si12 modelinin Polichasse versiyonu donanım açısından oldukça zengin. Çantasında 70 mm uzunluğunda dört adet çelik şok, 90 mm iki uzun Maxi şok, uzatma parçası, sökme anahtarı ve nişan hattı ayar şimleri var.

3. Bu resimde yine namlu var, ama bu sefer uzatma parçası ve dahili şokla görülüyor.

4. Sürgü grubu, krom kaplı çelikten sürgünün gövdesinden, kovan çıkartıcı tırnağı ile kapatma takozlarından ve döner kafadan oluşuyor.

Çulluk avı için fazladan Maxi rifled yivli şok da mevcut ve namludan 20 mm kadar dışarı taşan bu şok tüpü saçma dağılımının (grupmanın) çapını genişletmeye katkı sağlıyor. *** şok olarak sadece Maxi var ve bu tüple tüfeğin boyu 20 mm daha uzamış oluyor. 70 mm dışarı taşan uzatmayla şokları biraraya getirdiğinizde, toplam namlu boyu 730 milimetreye, bir de Maxi *** taktığınızda 750 milimetreye uzuyor. Bu durumda tüfeğin toplam uzunluğu 1.345 milimetreye, ağırlığı ise 3.056 grama yükseliyor. Bu şekilde boyu “uzatılmış” bir yarı otomatik tüfek, genelde uzak mesafe atışı gerektiren su kuşları ve tahtalı avına çok uygun hale geliyor. Gövdesinin çizgileri için oldukça geleneksel diyebiliriz; tetik korkuluğu oval ve çok şık. Bu Si12 modeli “temelde” fazla orijinal sayılmasa da, bu şekliyle kullanım yelpazesinin genişlediği bir gerçek. Kalite ve sağlamlık açısından zaten belli bir standardı var. Fiyatı ise yine ilginç ve rekabetçi kalmaya devam ediyor, ama bu sefer 1.000 Euro’nun (biraz) üzerine çıkıyor.

SAINT ETIENNE NAMLU

Saint Etienne namlulara tutkuyla bağlı çok sayıda avcı var. İlk başlarda Benelli firması İtalya’da istediği gibi bir tedarikçi bulamadığından Fransa’nın güneyindeki kentin bu namlu üreticisine başvurmuştu. Marocchi üretimi Saint Etienne namlu zaten daha önce Ata serisi modellerle piyasaya sürülmüştü. Şimdi ise, “yumuşak” yani esnek ve darbelere dayanıklı çelik anlamı taşıyan ve saçma dağılımını daha iyi yapan bu namlu artık Fransa’da üretilmiyor. Bu namlu 7 kilogramlık bir çelik bardan elde ediliyor. Elektrik ark fırınında dökülen namlu daha sonra asal gaz ve vakum altında gazsızlaştırma işlemine tabi tutuluyor. Bizim test ettiğimiz Si12 üzerinde 655 mm uzunluğunda, 12 numara magnum fişek yatağı bulunan silindirik bir namlu mevcuttu ve ağırlığı 956 gram geliyordu. Namlu ağzı iç çapı 18.4 mm, iç yüzeyi ise krom kaplama. Müşterinin talep etmesi ve fiyat farkı ödemesi halinde 610, 710 ve 760 mm uzunlukta namlular da temin edilebiliyor.

Bütün namlular çelik saçmaya dayanıklılık tespiti amacıyla 1.370 bar basınç testine tabi tutuluyor ve testten geçenlere Fransız zambağı motifi basılıyor. Namlu ağzındaki dış çap ise 22,85 mm. 42Cr-Mo4 çelikten imal edilmiş olan şok tüpleri, çelik saçma kullanımına uygun hale getirilmek amacıyla 160 ile 200 kg/mm2 arasında bir dirence ulaşabilmek için vakum altında temperleme işlemine tabi tutuluyorlar. Oldukça konik yapıda olan şoklar bu yapılarıyla uzun mesafeli atışlarda bile yüksek penetrasyon (delme) kapasitesine ulaşabiliyorlar. Namluların iç profili saçmalardaki deformasyonu asgari seviyeye indirmek için özel olarak tasarlanmış, çıkışta saçma yoğunluğu daha sık. Aynen Benelli gibi, Marocchi firması da namlu ile namlu kuyruğu arasına dairesel bir geçiş konisi uygulamış ve bu şekilde gövdenin ön yüzüne karşı bir dayanma noktası oluşturarak ortaya çıkabilecek olası boşlukları önlemeyi hedeflemiş.

1.

2.

1. Karkas gövde alüminyum alaşımlı metalden baskı yöntemiyle elde edilip makinede işlenmiş, parlak siyah yüzeye sahip, üzerindeki yazılar ise lazerle yazılmış. Sürgü kolu uzun ve kolayca müdahale edilebiliyor. Cut-off düğmesi namluya sürülmüş fişeği doğrudan fişek yatağından çıkarıp değiştirme olanağı sağlıyor; bu sayede sürgü açık durumda tutularak şarjördeki fişeklerin beslenmesi bloke edilmiş oluyor.

2. Tüfeğin sol tarafında sağ taraftaki yazıların aynıları var. Ahşap kundağa doğru daralan motifli dizayn çok şık.

Namlu ayrıca şarjör borusunun ucuna konulmuş olan vidaya takılı küçük bir pul vasıtasıyla da sabitlenmiş durumda; bu vida ise yaylı tipte basit bir kapak somunu ile kapatılmış. Namlu kuyruğu üzerinde sustalı pim şeklinde kovan atıcı mevcut. Sustayla kurulan kovan atıcı döner kafanın yüzü üzerindeki yaylı ve tırnaklı tipteki kovan çıkartıcı ekstraktör ile bağlantılı şekilde çalışıyor. Silahın nişan düzeneği 7 mm enindeki köprülü tipte namlu şeridi ile kırmızı floresanlı arpacıktan oluşuyor. Namlu şeridi yüzeyi anti röfle işçilik görmüş.

BÜYÜK LOGO

Polichasse gövde hafif alaşımlı metalden işlenerek üretilmiş olup, parlak siyah anodize yüzey işçiliği görmüş. Gövde kasasının arka kısmındaki çizgiler tabanca kabzasının üzerindeki tırtıklı yüzeylerle kundakta da devam ediyor. Tüfeğin sağ yanında, kovan atma penceresinin tam altında Si12 modelinin iri logosu ve Marocchi markası mevcut, bunların her ikisi de lazerle işlenmiş ve sol yanda da tekrarlanmış. Gövde kasasının uzunluğu 220, yüksekliği 70, eni ise 36,95 mm. Polichasse markası sadece taşıma çantasının içinde görülüyor. Gövde diş açılmış bir kanal vasıtasıyla şarjör borusuna sabit şekilde bağlı (şarjör kapasitesi 3 adet magnum fişek). Döner kafalı sürgü mekanizması çelikten yapılmış ve 439 gram ağırlığında. Kapanma sistemini oluşturan iki adet takoz namlu kuyruğundaki kendilerine ait yuvaların içine geçerek görevini mükemmel şekilde yapıyor. Bu Marochhi de çalışma sistemini sabit namlulu kinetik prensibe göre kurmuş, yani silahın geri tepmesinin açığa çıkardığı kinetik enerjiyi kullanıyor.

Tüfek 655 mm uzunlukta namlu ile 1.220 mm boya ulaşıyor, ağırlığı ise 2.966 gram

Sürgünün kafası ile gövdesi arasında bulunan ayarı önceden yapılmış sağlam bir yay, ateş etme sırasında geri tepme kuvvetinin etkisiyle tırnakları namlu kuyruğundaki yuvalarından kurtarıyor ve kafanın serbest kalmasını sağlıyor. Bu şekilde kovan dışarı atılıyor ve yeni bir fişek yatağa sürüldükten sonra horoz geleneksel sistemle kuruluyor. Sürgünün (atıl durumdaki) gövdesi fişeğin gücüyle orantılı olarak yaklaşık 4 milimlik bir gerileme kaydediyor. Yayın yük ayarı gerek açılmayı belli bir gecikme ile yapmak, gerek muhtelif güçlerdeki fişeklerin ürettikleri basınçları karşılayabilmek için uygun şekilde ayarlanmış ve ayrıca ayarlanmayı gerektirmiyor. Gövde sırtı frezeyle işlenerek her tipte dürbün montajına uygun hale getirilmiş, üzerinde kolimasyon ayarı yapmaya yarayan yedi adet yiv var.

Tetik korkuluğu plastik malzemeden yapılmış ve oldukça yuvarlak hatlara sahip, bu şekliyle Marocchi A12 modelininkini andırıyor. Tetiğe erişimi elinde eldiven olanlar için bile kolay ve hızlı yapmayı amaçlayan bir dizaynı var. Tetik korkuluğunun arka kısmında çift taraflı kullanılan emniyet düğmesi yer alıyor. Düğme, kazara müdahalelere karşı korunaklı olması için hafifçe oyuk bir yuva içine yerleştirilmiş ve yeterince rahat kullanışlı. Ön kısımda ise, tüfeğin sol yanında cut-off (şarjör kilidi) mandalı bulunuyor. Yatağa sürülmüş fişeği değiştirme olanağı sağlayan bu mandal aynı zamanda horoz kurulu uyarısı olarak da görev yapıyor. Silahın üç farklı emniyet tertibatı var: Bunlardan biri silah tam kapatılmamış ise devreye giriyor, bir diğeri horoz mandalı (diskonnektör) ve bir sonraki el ateş etmek için (horozu tekrar kurduktan sonra) tetiğin serbest bırakılmasını gerektiriyor, sonuncusu ise biraz önce bahsettiğimiz tetik manivelasını bloke eden çift taraflı emniyet düğmesi.

1.

2.

3.

4.

5.

6.

1. Teknopolimer tetik korkuluğu yuvarlak ve orijinal hatlara sahip. Tetik ise kromajlı

2. Teknopolimer tetik köprüsü ve tetik grubu bir arada. Burada horoz kurulu durumda ve kaşığa bağlı cut-off tertibatı görülüyor. Tetiğin hemen arkasında çift taraflı çalışan emniyet butonu yer alıyor.

3. Namlu kuyruğu içinde kapatma takoz yuvaları ve kovan atıcı pimi barınıyor. Namlunun iç yüzeyi krom kaplama.

4. Şarjör ucundaki somun ve kayış halkası aynı zamanda namluyu gövdeye sabitliyor.

5. Kundak palası klasik ve düz, ceviz ağacı yüzeyi yağla işlenmiş.

6. Marocchi tasarımı soft coil dipçik pedi oldukça kalın, dıştan sert bir yapıya sahip ve elbiselere takılmıyor, ama omuzla en fazla temas eden yerleri yumuşak kauçuktan.

Tetik sistemi direkt tipte, yeterince net ve doğru ayarlanmış tetik boşluğu ile çalışıyor. Tetik düşürme ağırlığı 2.300 gram kadar (yaptığımız birçok ölçümün ortalaması). Ahşap aksamın tamamı ceviz ağacından, yağlı yüzey işçiliği görmüş ve tabanca tipi kabzanın devamındaki dipçik soft coil kauçuktan bir ped ile donatılmış, en güçlü fişeklerle yapılan atışlarda bile görevini gerektiği şekilde yerine getiriyor. Kabza üzerinde 1,2 mm hatveli (ince) tırtıklardan oluşan bir yüzey bulunuyor. Şerit şeklindeki ikinci bir tırtıklı yüzey ise av tipi geleneksel kundak üzerine uzanıyor. Bizim test ettiğimiz silahtaki kundak 375 mm uzunluğundaydı, burun/topuk nişan hattı ise (boy ayarı parçasıyla birlikte) 35/55 mm idi. Ama isteyenler için 65, 60, 50 mm kalınlıkta ayar şimleri ve normal/solak tercihli kundak ayar seti mevcut.

MUHTELİF OLANAKLAR

Tüfek mekanik açıdan en ufak tereddüt bırakmıyor ve Arluno (Milano) poligonunda yaptığım test atışlarında kullandığım fişeklerin aşağı yukarı hepsiyle güvenli atışlar yapılabileceğini ortaya koydu. Testlerde şu fişekleri kullandım: 7 1/2 numara 28 gram saçmalı RC3 Competition, 9 1/2 numara 31 gram saçmalı Baschieri amp; Pellagri Gp31, 8 numara 32 gram saçmalı Nobel Sport Italia Sipe, 8 ve 10 numara 32 gr saçmalı Fiocchi P1, 5 numara 37 gram saçmalı RC Camouflage, 11 numara 33 gram saçmalı Cheddite Freeshots, 7/9 numara 40 gram saçmalı Mimetic Mixer 40 Becasse ve 4 numara 52 gram saçmalı Fiocchi magnum. Bu fişekleri birbirileriyle dönüşümlü olarak en hafiften en ağıra ya da tam tersine giderek de kullandım. Kinetik sistem tekrarlamalı birbiri ardına atışların hepsinde iyi bir performans sergiledi ve geri tepmeler omzumuzda aşırı bir rahatsızlığa neden olmadı diyebilirim. Namlu şahlanması da normal sınırlar içinde kaldı. Marocchi Si12 hem plaklara, hem de av kuşlarına atış yaparken iyi “yönetilebilen” bir tüfek. Plak hedeflere önce *** şokla ateş etmeyi denedim, zira bu şoku Fiocchi P132 fişek attığım tüfekleri kıyaslamak için kullanıyorum. Tüfek donanımındaki şok tüpleri serisi içindeki yegane *** şok uzun Maxi.

Bu şokla yaptığım atışlarda saçmaların %72,2’si hedefe isabet etti, bunların %58,2 kadarı 750 mm çapındaki dış dairenin, %42,8 kadarı da 350 mm çapındaki iç dairenin içine düştü. Grupmandaki dağılım hafif sola aşağı kaymış olmakla beraber iyiydi. Denediğim diğer Si12 modellerine oranla bu tüfeğin hafifçe aşağı yöne doğru ateş ettiğini fark ettim. Hedef plakaya yivli şokla ve uzatma parçasında Maxi Rifle şok takılı durumdayken, yani tüfeğin maksimum konfigürasyonuyla yaptığım atışlarda da hafif aşağı kayma gördüm. Doğal olarak Polichasse’yi uzatma parçası ve yivli Maxi şokla denemenin pek anlamı olmayacaktı. Ama namluya monte ettiğim bu şokla 15 metreden yaptığım atışlarda çok iyi yüzdeler elde ettim ve toplamda saçmaların %81,7’si hedefe isabet ederken, bunların %67,6’sı dış daireye, %32,4’ü ise iç daireye isabet etti. Eğer yaklaşık 300 mm kadar aşağı kayma olmasaydı, harika bir grupman elde etmiş olacaktık.

Ama namluya takılan diğer uzatmalarla da aynı şeyi defalarca yaşadık. Diğer yandan, işini birbirinden farklı birçok alanda çok iyi yapan bir tüfeğiniz olduğu zaman, bazı şeylerden fedakârlık etmeniz de gerekli oluyor. Arluno’daki atış sahasında bana atış yapmam için izin verilen en uzun mesafe 35 metreydi ve bu mesafelerden yapılan atışlarda grupmandaki sapmanın biraz daha açılması normal. Daha sonra * normal şoku da deneme fırsatı bulabildim. Bu şokla yaptığım atışlarda da çok iyi grupmanlar yakaladım ve saçmaların %99,3’ü hedefe isabet ederken, bunların %33,1 kadarı iç dairenin içine düştü. Bu durumda Polichasse standart konfigürasyonu içinde gayet iyi iş çıkarırken, bazı “uzatmalarla” atıcısını şaşırttığını da söyleyebiliriz.

Elde edilen sonuçlar isabet hassasiyeti açısından ortalamanın içinde oldu ancak, bazen de eklenen parçaların da etkisiyle isabet noktalarında hafif aşağı kaymalar görüldü. Test seansının sonunda 24 gram saçmalı RC ve Baschieri amp; Pellagri fişeklerle atışlar da gerçekleştirdim. Tüfek bunların hepsine iyi reaksiyonlar verdi ve ateş ederken en ufak sorun çıkarmadı. Çalışma sistemi atalet prensibiyle çalışan bütün mekanizmalarda olduğu gibi bayağı hızlı. Böyle bir tüfek hiç kuşkusuz son derece yararlı, çünkü özellikle yurt dışına giden ve tanımadığı çok farklı ortamlarla karşılaşan avcıların “her tip avda her işi yaparım” tipi bir tüfeğe, ister tek tüfeği ister tamamlayıcı tüfeği olsun, hayır diyeceklerini düşünmüyoruz.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here