BENELLI BECCACCIA SUPREME KALİBRE 12

İşte özellikle çulluk avı için üretilmiş (ama sadece çulluk için değil) en spesifik yarı otomatik tüfeğin son versiyonu . Bu en hafifleri. Bir yığın aksesuarı içinde en önce göze çarpan saçma dağılımını (grupmanı) hemen “açmaya” yarayan Ampliatör adlı tüp. Bakın neler yapabiliyor…

Silah endüstrisi oldum olası çulluk avına yönelik çifteler ve süperpozeler üretmiştir. Ama sadece Benelli firması 2004 yılında sadece bu ava özel bir yarı otomatik silah üzerinde çalışmalar yaptı. Bilindiği gibi İtalya/ Urbino’da faaliyet gösteren bu ünlü firma yarı otomatik tüfekler konusunda uzmanlaşmış bir üretici. O zaman şu soru akla geliyor: Bunu diğer firmalar neden düşünmedi? Bu soruya, belki de Benelli yüksek adetlerde üretim yapan bir firma olduğundan, özel üretimlere de yoğunlaşabilme olanağı var şeklinde bir yanıt verebiliriz. Artık dünyada ve İtalya’da kaç adet çulluk kaldı sorusunun yanıtını bilemesek de, bu av için hangi tipte silah gerekiyor onu iyi biliyoruz. O tüfek kolay kullanılan, hızlı, hafif, çevik bir silah olmalı…Yani tam bir orman tüfeği.

Bu sene gerçekleşen satışlar bize gösteriyor ki, her ne kadar çulluk popülasyonunun sayısı hakkında elimizde kesin veriler olmasa da, bir çok avcı (sadece çulluğa gidenler değil, başka avlarda kullananlar da) bu tip bir yarı otomatiğin diğer av türleri için de kullanıma uygun olduğunu düşünüyor.

Tüfek üç fişek alıyor, hafif ve her tür kullanıma uygun. Üstelik bir Benelli ve o nedenle üstünlüğü tartışılmaz. Diğer bir değerlendirme ise, bu silahın avcının seviyesini yükselten, diğer avcıların gözündeki konumunu yücelten bir silah olabileceği varsayımı. Zira biliyoruz ki çulluk avı adeta gerçek avcılığın bir simgesi, amblemi. Çulluk avı “hadi gidip avlayalım” denilebilen bir av türü değil, avcılar için olağanüstü çekiciliği olan bu av, deneyim, teknik ve çalışma gerektiren bir alan. İşte şimdi bu ava yatkın bir yarı otomatik tüfeğin en gelişmiş modeli karşımızda. Yeni “Beccaccia Supreme” Montefeltro serisindeki kasası ve mekanik aksamı aynen korumuş ve dolayısıyla Montefeltro Beccaccia modelinin bir türevi sayılır. Aynen onun gibi 12 kalibreli, 630 mm uzunluğunda bir namluya ve boru şarjöre sahip, tabanca tipi kabzasının tabanında çulluk resmi içeren kırmızı plastikten arması var. Aynı uçan çulluk resmi gövdenin her iki yüzüne de işlenmiş. Ayrıca gövdenin sağ tarafına silahın adı yazılmış.

HEDEF HAFİFLİK

Tüfeğin bir önceki modelde olduğu gibi yaklaşık 2.750 gram gibi bir ağırlığı (tartıda tam 2.752 gr) aşmaması istendiğinden, namlu ve el kundağının boyu kısaltıldıktan başka, namlu bandı da 8 mm eninde karbon fiber malzemeden yapılmış ve fiber optik bir arpacığa sahip. Özel seçme ahşap malzemenin yanı sıra, namlu “Elegance system” denilen bir işçilikten geçirilerek neme ve çizilmelere dayanıklı polimer filmle kaplanmış. Ahşap aksama da uygulanan bu işçilik ağacın doğal damarlarını son derece estetik bir şekilde öne çıkarıyor. Supreme modelinde kullanılan yüzey işçiliği önceki versiyonlara göre biraz daha rafine, şık ve parlak tipte, zira muhtemelen ABD pazarına hitap edecek. Yeni dizayn tırtıklar ise proses sonunda işlenmişler ve yine eskisi gibi çok iyi bir tutuş sağlıyorlar. Silindirik şarjörün kapak somunu da yeni ama yine 28 kalibrelikler gibi , hafif alaşımlı metalden ve daha hafif olması için üzerinde delikler var. Ağırlığı sadece 42 gram.

Gövdenin sol tarafında diğer yüzdeki desenin aynısı var. Gövde aluminyum alaşım malzemeden imal edilmiş ve siyah anodize. Orijinal tetik köprüsü tekno-polimer.

Tüfeğin fiyatında bir değişiklik yok sayılır: 1.874 Euro, yani bir öncekinden 50 € daha pahalı. Bu küçük artışı mazur gösteren fazladan bir çok aksesuar var: Benelli yapımı üstten geçme tipte iki arpacık Argo modelinde kullanılanlardan; sarı renkli olanı tüfeğe monte edilmiş, kırmızı olan paket donanımda. Poliüretan malzemeden AirCell dipçik tabanından 20 mm kalınlığındaki tüfek üzerinde, 10 mm olanı paket donanımda (bir de isteğe bağlı alınan 30 mm dipçik yastığı var ve dipçik uzunluğunu 370 mm’ye getiriyor). Yeni Beccaccia Supreme modelinin en çarpıcı aksesuarı ise önemli teknolojik katkısı açısından balistik bir yenilik olarak nitelendirebileceğimiz “grupman ampliatörü”

AMPLİATÖR ADLI YENİLİK

Saçma dağılımı, ya da grupman genişleticisi/ büyütücüsü olarak tanımlayabileceğimiz “Ampliatör” kısa boru şeklinde bir parça ve kısa mesafeli atışlarda plastik tapalı fişeklerin kullanılabilmesini de sağlayan bu bileşen saçmaları dağıtıcı bir etki üretiyor.

Namlu ve gövde arasındaki destek çemberi (ya da halkası) bir atışla diğeri arasında grupman merkezindeki kaymaları asgariye indirmeye katkı sağlıyor.

Benelli Ampliatör namluya içten uygulanan bir tüp, ama dışarıda kalan 20 mm boyunda bir bölümü var. Toplam uzunluğu ise 90 mm. Bu şeklide namlunun yivli kısmı uzatılmış oluyor ve ampliatörün sağladığı özelliklerle saçmanın hedefteki dağılımı, yani grupman çapı daha geniş oluyor. Buradaki temel fark grupmanın daha homojen dağılımı, yani paradoks şok tüpleriyle veya istavroz tipi dispersan donanımlı fişeklerle elde edilen grupmanlardaki gibi “taç” efekti denilen ve göbekteki yoğunluğun çember çevresine göre daha az olduğu tipte bir dağılım söz konusu değil. Nitekim o tip fişekler ve şok tüpleriyle bu sistemin aksine grupman açılıyor ama, göbeği boşalmış oluyor. Bu yeni Benelli Ampliatör hem geleneksel tipte doldurulmuş ve bior fişeklerle, hem de çanaklı dediğimiz plastik tapalı fişeklerle kullanılabiliyor. Hangi fişeği kullanırsanız kullanın saçma dağılımı hep homojen oluyor. Ampliatördeki özel yiv dizaynı (9 adet helezon yiv) fişeğin plastik tapasını ya da saçmaları barındıran herhangi bir plastik kabı imha etmek amacıyla tasarlanmış. Bu nedenle ampliatörün üzerinde kalan plastik kalıntıları ve zerreciklerini sıkça temizlemek gerekiyor. Ayrıca şok tüpünün periyodik şekilde çıkartılması, plastik tapa ile yivler arasındaki etkileşim neticesinde ortaya çıkan burulma momentinin artarak şok tüpünün sıkışmasına ve vidasının daha zor gevşetilmesine neden olması gibi sorunları ortadan kaldırıyor. Çok hızlı çekim yapan özel kamera ile kaydedilen görüntüleri izlediğimizde, fişeğin daha namlu ağzından çıkar çıkmaz birkaç santimlik mesafe içinde saçmaların nasıl açılmaya başladığını direkt olarak gözlerimizle tespit ettik. Tamamen Benelli mühendisleri tarafından geliştirilen yeni ampliatör çok ince cidarlı olabilmesi için en özel çeliklerle imal edilmiş ve çok ciddi balistik test raporlarına göre piyasadaki sıradan paradoks şok tüplerine oranla performansı %32 arttırdığı saptanmış bulunuyor.

Bu parça namluya monte edildiğinde uzak mesafeli atışlara belli bir sınırlama getirse de, saçmaları dağıtıcı etkisi gerçekten çok güçlü ve bunu 10 metre mesafeden plağa yapılan bir dizi atış neticesinde kendimiz de bilfiil tespit ettik.

SADECE İKİ NAMLU

Beccaccia Supreme modelinin namlusu için donanımda aynı zamanda Criochoke (***, **** ve *****) değiştirilebilir tipte şok tüpleri de mevcut. Bunlar uzun ve eğimli daralmaları ve kriyojenik işlemden geçirilmiş olmaları itibarıyla daha uzun ömürlü tüpler ve her halükarda saçmaların homojen dağılımını ve derli toplu grupmanlar elde etmeyi garanti eden tüpler. Birkaç yıldan beri Benelli namlularında gördüğümüz gibi, bu modelde de gövde-namlu arasındaki boşluk araya konulan bir çemberle azaltılmış. Bu çember aynı zamanda namlu için darbe emici bir yastık vazifesi de görüyor. Uzatılmış namlu geçiş konisi ile birlikte bu çember, bir atışla diğeri arasında grupman merkezinin fazla kaymasını engelleyici bir etki doğuruyor.

610 mm uzunluğundaki (650 mm olan da mevcut) silindirik namlu 866 gram ağırlığında, soğuk dövme ve içi krom kaplı, namlu iç çapı 18,3 mm, geçiş konisi uzun tipte. Karbon fiber namlu şeridi namluya “V” şeklinde sabitlenmiş, bunun nedeni homojen şekilde dağılan ısıl genleşme ve titreşimlerde şeridin daha serbest kalması ve bunun sonucunda daha fazla atış isabeti sağlanması.

Beccaccia Suprem modeli geleneksel Benelli tipi mekanizmaya sahip, kinetik hareketli kilit sisteminde döner kafalı tipte ve iki adet kilit takozuyla donatılmış bir sürgü bulunuyor. Kinetik sürgü kütlesinin ağırlaştırılması sayesinde Beccaccia Supreme modeliyle 24 – 56 gram arasında değişen saçmalı standart veya magnum tipte fişekler kullanılabiliyor.

Tüfeğin olağan şekilde demonte hali görülüyor. Şarjör gövdeye sabit şekilde raptedilmiş, tetik grubu ise bir pimle sabitlenmiş. İlk planda görülen Benelli system döner kafalı sürgü.

Montaj işçiliğinin son derece özenli olması silahın gövdesini sertçe salladığınızda dahi en ufak mekanik ses duyulmamasını sağlıyor. Mat siyah anodize gövde en yeni modellerde kullanılan tipte ve polimer malzemeli ergonomik tetik köprüsü ile uyumlu. Çıkartılabilen tipteki tetik grubu köprüsü kazara tetiğe dokunmyı engelleme ve eldivenle bile daha rahat kullanım için ergonomik olarak tasarlanmış ve yuvarlak hatları arka kısmında keskin ve köşeli bir form kazanıyor. Tetik mekanizması direkt tipte, tek hareketli, tetik düşürme ağırlığı 2.200 ile 2.800 gram arasında değişiyor.

Güvenliği sağlamak için 3 farklı emniyet tertibatı düşünülmüş: Birinci kilitleme sistemi silah tam kapanmazsa devreye giriyor. Bir diğer mekanizma bir sonraki atışı yapmak için (kurma işlemi sonrasında) tetiği boşta bırakıyor, son emniyet sistemi ise tetik kolunu kilitleyen emniyet düğmesinden oluşuyor. Benelli cutoff sisteminde kırmızı renkte “horoz kurulu” sinyali mevcut ve bu sinyal tetik köprüsünün sağ tarafında bulunuyor. 12 kalibreden başka silahın bir de 20 kalibre çulluk modeli mevcut.

ATIŞ TESTLERİMİZ

Son derece güvenilir bir silah olması nedeniyle Beccaccia Supreme ile ateş etmeye başlamadan önce herhangi bir ayar yapmaya gerek duymadık ve en güçlü fişeklerden 24 gramlık en “yumuşak” fişeklere kadar sorunsuz atışlar gerçekleştirdik. Bu tüfek için belki de dünyanın en hafif 12 kalibresi diyebiliriz (Franchi Fast artık satışta olmadığından). Aynı zamanda son derece dengeli bir tüfek ve Urbino kentinde bulunan atış poligonunda 28 kalibre Hunting Nobel Sport fişeklerle yaptığım atışlarda bunu bizzat tespit ettim.

Yanal hareketler ve hedefe yönelme açısından son derece kullanışlı olan bu tüfek, hafif yarı otomatik tüfeklerde genelde hızlı manevralarda görülen savrulmalardan tamamen uzak bir yapıda.

Ateş etme-kovan atma-kurma sekansı çok hızlı olan Supreme için kısaca çok stabil ve dengeli bir tüfek diyebiliriz. Omuza alıp ateş ettiğinizde öne ve geriye hareketi son derece yumuşak ve atıcıya hiçbir sınırlama getirmeyecek kadar düşük bir geri tepmeyle çalışıyor. Trap sahasında Ampliatör aparatını monte ederek plaklara atış denemeleri de yaptım ve açılma çapı çok iyi grupmanlar elde ettim. Tüfek her türlü koşula yanıt verebilecek kapasitede ve Benelli atış tünelinde yaptığım atışlarda da beni hayal kırıklığına uğratmadı. Önce 35 metreden 32 gramlık 9 numara saçmalı Fiocchi PI fişeklerle atışlar yaptım ve *** şok tüpü kullandım. Grupman tam beklediğim gibiydi: Saçma adedi az olmasına rağmen grupman merkezi yoğun ve istenen açılma çapına sahipti (hedefte hafif sola yukarı kaymış olduğumu belirtmeliyim). Daha sonra normal şok tüpü yerine Ampliatör tüpü taktım ve plastik tapa donanımlı aynı fişeklerle 10 metre mesafeden atışlar gerçekleştirdim. Saçmaların %94’ü (yani 550 saçmadan 524 tanesi) hedefin 750 mm çapındaki çemberi içinde toplanmıştı ve merkez çember ile çevredeki çember arasındaki saçma dağılımı son derece homojendi.

Silindirik şok tüpü ile çok başarılı sonuç elde ettiğimi söyleyemem: Saçmaların %93’ü hedefi bulmuştu ama, dağılım daha ziyade dış çemberde olmuştu (%77). Bu tip bir grupmanın taç modeli olarak adlandırdığımız formu göbekte büyük boşluk bıraktığından, ateş edilen çulluğun kaçma ihtimali fazlalaşıyor.

Testleri yapan arkadaşımız atışlar sırasında görülüyor.

Daha sonra 8 numara 32 gramsaçmalı dispersan tipte, plastik tapasız, çapraz (istavroz) iç separatöre (ayırıcıya) sahip Fiocchi Traditional fişekler ile, istavroz separatörlü tapaya sahip Cheddite fişeklerle yaptığım atışlara geçtim. Bunlardan ilkiyle 10 metreden yaptığım atışlarda %99 gibi çok iyi bir isabet oranı sağladım. Bu isabette saçma dağılımı iç ve dış çemberde son derece homojendi. İkinci fişeklerle isabet oranı %86 oldu, ama dağılım yine çok iyiydi. Bütün bunlar Beccaccia Supreme modelinin kısa mesafeli atışlarda, yani özellikle çulluk avında, çok üstün balistik özelliklere ve ergonomiye sahip olduğunu gösteriyor. Ama yasalar gereği şarjöre ikiden fazla fişek sürülemeyeceği gerçeğinden yola çıkarak, atalet (kinetik) sistemiyle çalışan bu yarı otomatik tüfek, hafifliği ve çevikliği ile diğer avlara da uygun diyebiliriz. Hafifliğinin yanı sıra aynı zamanda kompakt (610 mm namlu ile 1.150 mm uzunluğunda), güvenilir ve atıcıyı hiç yormayan bir tüfek.