Paris saldırılarının ertesinde, Avrupa Komisyonu yasal silah sahiplerine büyük kısıtlamalar getirmeyi planladığını resmi olarak açıkladı.
Charlie Hebdo saldırısından beri yasal değişikliklerin gözden geçirildiğine dair söylentiler havada uçuşuyordu. 18 Kasım’da bazı komisyon üyeleri tarafından yayınlanan basın bildirisinde “acil” değişiklikler üzerinde çalışıldığı açıklanmıştı. Yasal olarak bulundurulan silahlara yeni sınırlamalar getiren yasa tasarısına destek artmış görünüyor.
Yedi maddelik bildiride sunulan değişiklikler oldukça ağır. En göze çarpanı, “askeri görünüme sahip” veya askeri silahlar ile kısmen teknik benzerliği olan yarı otomatik silahların tamamıyla yasaklanması. Bu, spor ve av amaçlı kullanılan silahların neredeyse tamamı demek. Sivil kullanımda olan yasal silahların büyük bir çoğunluğunu zaten bunlar oluşturuyor, dolayısıyla piyasa ağır darbe alma riskiyle karşı karşıya.
Önerilen maddelerin tamamı, yasal olarak silah sahibi olmayı olabildiğince zorlaştırıyor. İnternet satışlarına dair getirilen öneriler, örneğin, yedek parça ve aksesuarların dağıtımını kısıtlayabilir ve silahın düzenli bakımını yapmak pahalı bir faaliyete dönüşebilir. Aynı şekilde, her ateşlenen mermi ve kovanda kendine mahsus bir iz bırakarak silah takibini kolaylaştırmayı amaçlayan ‘balistik parmak izi’ ve ‘microstamping’ işlemlerinin etkinliği de halen tartışılıyor. Terörist eylem silahları zaten ya çalıntı ya da kaçak yollardan elde ediliyor. Silahın parmak izi bırakması da kolaylıkla üzerinde oynanabilen bir özellik. Avrupa’nın CIP sertifikalı tesislerden geçen silahları işaretleyip takip eden bir sistem halihazırda bulunuyor. Bu pahalı ve dolambaçlı ek uygulamaların görevlerinde ne kadar başarılı veya başarısız olduğu halen tartışılıyor ama kesin olan bir şey varsa, o da küçük silah imalatçılarının piyasadan silinme riskiyle karşı karşıya olması.
Buradaki en büyük sorun tabii ki, önerilen değişikliklerin hiçbirinin teröristlerin kalabalık şehirlere sızıp bomba patlatmalarını engelleme imkanı olmaması. Katliam gerçekleştirme amacıyla kullanılacak tam otomatik silah ve patlayıcı arayışında olan birinin zaten Avrupa’da işletilen yasal bir silah dükkanına girip alışverişini yapması diye bir şey söz konusu olamaz. Ama ne yapabilir? Her zaman olduğu gibi kara borsa ve diğer kaçak yollara başvurur: savaş bölgeleri ve silah kontrolünün gevşek olduğu eski Sovyet ülkeri üzerinden kaçakçılık, askeri silah depoları ve bizzat polisin delil muhafaza odalarına sızıntı ile. Nitekim Ocak ayında gerçekleşen Charlie Hebdo saldırısından sonra, teröristlere 5000€ değerinde Kalaşnikov sattığını itiraf eden Belçikalı silah kaçakçısı kendini polise teslim etmişti. Dolayısıyla komisyonun sunduğu yasa tasarısı, yanlızca dürüst işletmeleri ve aklı-sorumluluğu yerinde, yasalara saygılı vatandaşları etkileyecektir.
Yasa tasarısının Avrupa Parlementosu’na sunulması için uygulanabilirlik ve ekonomik etki araştırmalarından geçmesi gerekiyor. Firearms United’la beraber, Silah sahipleri ve imalatçılarından oluşan Avrupalı kurum ve topluluklar harekete geçti bile.