Stoner’in yaratıcılığının ürünü, temel şablonların dışına çıkan, son derece sağlam ve yüksek imalat kalitesine sahip bir hafif makineli tüfek: Şarj başına tam 1.100 saçmalık atış ömrü var. Bataryayı yerleştirme işi biraz karmaşık olsa da, ateş kapasitesi, hafif makineli tüfek beklentilerinin ötesinde.
Eugene Stoner silah tasarımı konusunda bugüne kadar sayısız işler üretti. Asla güncelliğini kaybetmeyen Ar15 modelinden başka, sonraları üzerinde çalışmalar yapılan ve kısa süre önce Knight’s armament firması tarafından Kac Stoner 96 Lmg adı altında üretilen modüler tipte bir de hafif makineli tüfek tasarladı (Stoner 63). 5,56 mm fişek yatağına sahip bu silah son derece hafif ve kullanışlı olmasının yanı sıra, hava soğutmalıydı ve gazlı sistem ile çalışan mekanizması şerit besleme sistemiyle dakikada 550 mermi ateş edebilme kapasitesine sahipti. Bu hafif makineli tüfek, Amerikan Silahlı Kuvvetlerinin ihalesinin FN Minimi tarafından (M249 olarak adlandırılan silahla) kazanılmasından sonra yüksek satış rakamlarına pek de ulaşamadı. Stoner 96 modelinin kullanımı da bazı ufak tefek askeri versiyonlarla sınırlı kaldı, ya da özel bazı alıcılara küçük çaplı satışlar yapıldı. Stoner’in bu modelinin çok yaygın olmaması da Ares firmasının işine yaradı ve modelin Soft air replikası beklenenden fazla ilgi gördü. Bu firma orijinal Asg silahlar üretiminde (örneğin İsrail malı Tavor) belli bir şöhret yakaladı ve bunun başlıca nedeni de sayısal kontrole tabi tutulan parçaları yaygın şekilde kullanması sayesinde belli bir imalat kalitesi yakalamış olması.
Sahte şeride ait yükleme kızağı 1.100 saçma kapasiteli şarjör besleme soketini gizliyor.
Dişli kutusunu’u bataryaya bağlayan kablolara erişebilmek için namlunun sökülmesi gerekiyor.
AĞIR METAL
Bu replika tam tamına 4.500 gr ağırlığında, bu da Ares için artık gelenekselleşmiş sayılan yoğun metal kullanımıyla imal edilmiş olduğunun bir göstergesi. Zaten silahtaki imalat kalitesi ilk bakışta anlaşılıyor. Dipçik seyyar tipte, silahın toplam uzunluğu ise zaten ancak 900 milimetreye erişiyor ve bir on santim kadar daha kısaltılması mümkün. Seyyar dipçik iki adet basit tüpten oluşuyor, 6 farklı pozisyona kilitlenebiliyor ve sökülmesi de mümkün. 8 mm uzunluğundaki dişli kutusu işçiliğinde sayısal kontrol sistemine tabi tutulmuş olan son derece sağlam bir gövde içine geçirilmiş durumda. Gövde silahın taşıyıcı iskeletini meydana getiriyor. Bu replikada kullanılmış olan yegane plastik parçalar ön tutamak, kabza ve şarjörden oluşuyor. Namlu üst kısmında bulunan bir kelepçeyle tutturulmuş. Bundan kurtardığınızda aynen orijinal silahtaki gibi çekip çıkarabiliyor ve HopUp sistemi ayarını veya basit temizlik işlemlerini yapıyorsunuz. Namlunun çıkartılması aynı zamanda bataryanın içine yerleştiği yuvaya erişim sağlanabilmesi için de gerekli. Akümlatör tipi daha önce AK replikalarında kullanılanlarla aynı, gerçek silahta gaz sistemin pistonunu oluşturan tüpün içine yerleştiriliyor. Elektrik kontakları silahın taban kısmında bulunuyor ve bağlantıları şerit yükleme kızağının altındaki bölme üzerinden yapılabiliyor. Tabii aslında sahte bir parçanın dışında herhangi bir şerit filan mevcut değil, ama mühimmatı yatağa süren kızak gövdenin içine müdahale edilebilmesini sağlamak amacıyla yukarı kaldırılabiliyor.
Batarya (pil) aynı zamanda 1.100 saçma kapasiteli şarjöre de enerji sağlıyor ve saçmaları yatağa doğru iten küçük mekanizmayı çalıştırıyor. Orijinal silahta şerit Cordura kumaştan yapılmış bir torba içine konuyor, replikada ise şarjör yine Cordura sentetik kumaştan yapılmış bir kılıfta duruyor.
Silah için öngörülen batarya AK tipi ve sahte gaz haznesinin içine yerleştirilmiş.
Aynen orijinal silahta olduğu gibi bunun da namlusu bir çırpıda sökülebiliyor. Namlu hem bataryayı takmak için, hem de HopUp ayarı için sökülmek zorunda.
KARMAŞIK BİR ŞARJÖR
Şarjör çıkartılabilen tipte. Bunu gövdenin altında yerinde tutan kancayı taktıktan sonra, ayrıca silahın sahte şeridinin bağlantısını da yapmak gerekli. Bu işlem orijinal silahtaki işleme çok benziyor ve doğru yapılması önemli, zira şerit şarjörün besleme kablosunu gizliyor. Şerit üzerinde plastikten yapılmış sahte fişekler mevcut ve bunların kalitesi silahın genel kalitesinin yanında biraz sırıtıyor. Diğer bir kusur, saçmaların yüklendiği küçük kapağın çok kolay açılması, özellikle de silah tepe taklak dönük ya da kapağın olduğu tarafa yatık durumda ise. Bu sorun kapağı bir lastikle ya da seloteyple tutturmak suretiyle çözülebilir, ama estetik açıdan hoş olmayan bir görünüm ortaya çıkaracağından sağlıklı bir çözüm sayılmaz. Balistik performans bakımından ayarlanabilir tipteki HopUp sistemi ile katlanabilen ve ayarlanabilen bir hayalet gezden yararlanmak mümkün. Arpacık ise sabit tipte olsa da, dürbün veya benzeri optik sistemler monte etmek istenirse sökülebilir. Silahın neredeyse her tarafı Picatinny tipi kızaklarla donatılmış, bu nedenle (üst kızağa) bir dürbün takmak uygun olacağı gibi, kundak üzerindeki yan kızaklara da fener, lazer gibi aparatlar monte edilebilir. Bu replika da aynen silahın orijinali gibi sadece full-otomatik modda çalışıyor; çift taraflı bir emniyet mandalı mevcut. LiPo(Lityum Polimer) 11.1 Voltluk 1.200 miliamperlik bir batarya ile otomatik ateş etme hızı oldukça seri, kullanılan saçmalar ise 0,29 gramlık BB tipi. Saçmaların ağırlığını 0,25 grama indirirseniz daha şiddetli atışlar sağlamanız mümkün. Kanaatimizce daha iyi sonuç almak için HopUp sistemine de ufak bir ayar yapmak lazım. Ama bu haliyle (yani kutudan çıkmış hali ile direkt) olarak kullanmak isterseniz, çok yüksek isabetli atışlardan fedakarlık ederek yine gayet verimli atışlar gerçekleştirmeniz mümkün.
Sonuç olarak bu Asg gerçekten çok iyi üretilmiş bir replika olduğundan, 1.100 mermi atış ömrü ve diğer özelliklerini de göz önünde tutarak elbette milimetrik isabetli ya da çok şiddetli saçma darbesi üreten atışlardan bir miktar fedakarlık edebilirsiniz.