Çoğu ülke daha sivil yasal .50 BMG tüfeğe sahip olamazken elin Amerikalısı bu mühimmatı kullanan bir de tabanca yapmış! Tek fişek kapasiteli silahın herhangi bir şey için pratik olmaması, onu ateşlemek için karşı konulamaz bir cazibe hissetmenin önüne geçemiyor!
Silah, aslen sürgülü bir tüfek gibi çalışıyor. Arka taraf bir top bataryası gibi açılıyor ve içeri .50 BMG’lik (12.7x99mm) devasa fişeği yerleştiriyorsunuz. Kilitlenip iğnesi kurulduktan sonra ise geriye, sımsıkı kavramak, nişan almak, bir kez daha sıkı kavradığınıza emin olup tetiği çekmek kalıyor. Silahın mühendislik yönden en çekici özelliği ise kuşkusuz .50 BMG’yi kompanse edebilmesine müsaade eden harici icra sistemi.
Böyle bir silahta namlu ağzı freni her ne kadar kullansanız da bir yerden sonra yüksek basınçlı gazların atıcının elini ya da yüzünü yakması gibi bir ihtimal söz konusu. Bunun önüne geçebilmek için ise Thunder’a bir “amortisör” eklenmiş. Harici bir icra tertibatı yerine geçen bu sistem, elbette ki klasik mil amp; yay bileşkesinden çok daha etkili oluyor. Bu sayede silah şahlanmak ya da atıcının uzuvlarını yakacak kadar tehlikeli bölgelere alev tahliyesine sebep olmaktansa fiziksel tepme baskısını güçlü amortisöre aktarıyor. Ayrıca amortisörün patlama ekseninden daha alçak bir noktada olması, şahlanmayı azaltan başlıca etkenlerden biri.
The Thunder belki de hiçbir pratik yönü olmayan bir tabanca, lakin bu tabancanın üzerinde çalışmak, kuşkusuz diğer silahlar ve bilhassa büyük kalibreler için “geri tepme idaresi” hususunda epey değerli bilgi ve tecrübelerin kazanılmasının önünü açabilir.
