MC MILLAN EOL LRH

Limit mesafelerden avlanmak için Mc Millan tarafından sunulan bu tüfek her açıdan ekstrem: Kalibre seçimi, malzemeleri, imalat prosesleri ve toleransları çok farklı. A3 dipçik-kundak grubu ve namlu ağzı kompanzatörü atış şiddetini hafifletebiliyor; 300 metreden atışlardaki isabet hassasiyeti ise insanı şaşırtacak derecede

Hafif namlulu sniper rifle olarak adlandırılan tüfekler operasyon amaçlı kullanımlardaki yeni trend diyebiliriz. Mc Millan’a soracak olursanız bunlar av tüfekleri! ABD’li bu ünlü firma sportif ve taktik tüfekler için oldum olası hi-tech dipçik kundak grupları üretir, ayrıca keskin nişancılar için ekstrem kalibrelerde ürettiği tüfeklerle de ünlüdür. Extrem outer limits (Eol) serisinin yanı sıra, Long-range hunting (Lrh) ve Lrh-Light modelleriyle, Mc Millan av tüfekleri alanına da girme kararı almış oldu. Eol tüfekler bu segmentin zirvesinde yer alan tüfekler ve ABD’li üreticinin hem Bench Rest spor müsabakalarında (destekli atışlarda), hem de askeri alanda yıllar boyu edindiği deneyimlerin bir sentezini oluşturuyorlar.

Bu açıdan bakıldığında, .300 Remington ultra magnum, 7 mm Remington ultra magnum ve klasik .338 Lapua magnum gibi yüksek enerjili kalibreler için, uzun ve isabetli atışlar sağlayabilmek amacıyla G30 orijinal mekanizma seçilmiş.

Eol tüfeklerde insanı her halükarda hayran bırakan öğelerden biri, Mc Millan mühendislerinin var olmayan sorunlara çözüm üretmek için “egzotik” icatlara kalkışmak yerine, basit ve rasyonel bir ürün ortaya koyma yoluna yönelmeleri. Bu ürünün artıları, en ileri imalat teknikleri kullanılarak son derece hassas işlenmiş malzemelerden yapılmış olmaları. Peki sonuç? Abartısız Bench Rest atıcılık yarışmalarına layık performansa sahip bir av tüfeği.

MEKANİZMA

İlk bakışta McMillan’ın G30 long action mekanizması geleneksel mekanizmalara göre kavramsal bazı farklılıklara sahip değilmiş gibi görünüyor. Dolayısıyla hemen aklınıza “yeni ne var?” ve “neden Lrh bu kadar pahalı?” soruları geliyor. Yanıt basit ve tek kelimeyle özetlenebilir: Kalite. Bu kalite işçilikte, malzemelerde, montajda, bileşenlerin seçiminde ve her küçük ayrıntıda kendisini belli ediyor. Hiçbir şey şansa bırakılmamış, öyle ki her bir tüfek ile birlikte bir adet McMillan kalite sertifikası veriliyor ve bu sertifikada tüfeğin yönetmeliklerce öngörülen en sıkı üretim standartlarına uygunluğunu tasdik eder ibareler yer alıyor.

G30 mekanizma 17-4 sınıfı paslanmaz çelikte silindirik bir biyelden hareket ederek imal edilmiş. Bu biyel dolu malzemeden CNC tezgahlarda talaş çıkarma yöntemiyle işlenerek elde edilmiş ve bu şekilde bitmiş parça ortaya çıkmış. Daha sonra bu parça 42-45 Rockwell değerinde bir yüzey sertliğine getirilsin diye termal sertleştirme proseslerine tabi tutulmuş.

Yine de mekanizmanın sırrı projesinin rasyonelliğinde ve bu sayede zor işlenebilen malzemelerle çalışıldığında bile bitmiş üründe maksimum standardizasyon elde edilmiş, bu da hareket eden bileşenler arasındaki toleransların 0,13 mm’nin altına indirilmesini, birleşme noktalarındaki toleransların ise en fazla 0,013 mm’de tutulmasını sağlamış. McMillan projesindeki diğer bir özellik, mekanizmanın iç kılavuzlarının imalatı sırasında klasik frezeleme yerine elektro-erozyon tekniğinin kullanılmış olması.

Bu kılavuzların elektro erozyon tekniğiyle üretilmesinin gerektirdiği daha fazla zaman ve daha fazla maliyet gibi engeller, lamaların geçişi sırasında mekanizmada hiçbir travma meydana gelmemesi, ayna gibi yüzeyler ve parçaların sürtünme yoluyla aşınması sonucu toleranslarda görülen gevşemenin ortadan kalkması gibi artılarla dengelenmiş.

Özenli işçilik ile uygun üretim ve ölçme sistemlerinden yararlanılmış olması sayesinde McMillan tarafından mekanizma ile namlu arasındaki birleşimin mükemmelliği garanti ediliyor. Bu mükemmellik aynı zamanda mekanizmanın yüzü ile sürgü milinin namlu eksenine tam hizada olmasından da kaynaklanıyor. G30 Long mekanizma aslında Remington sisteminin modern bir revizyonu denilebilir. Yani iki köprüyle ince bir sürgü mekanizması, “kafada sadece iki adet takoza sahip bir kilit, olası bir namlu kuyruğu (barrel extension) üzerinde değil sürgü mekanizması üzerinde gerçekleşen kilitlenme ve araya recoil lug donanımlı bir halka conta yerleştirilerek mekanizmaya stabil şekilde vidalanmış namlu. Ve bütün bunların en ufak titreşim kaynağını bile yok etmek için çok hassas ve milimetrik şekilde yapılmış montajı. İşte bu nedenlerden ötürü ortaya çıkan bir gerçek var ki, o da kullanılan malzemelerin, işçiliklerin ve yüzey işlemlerinin kalitesi ve dolayısıyla bedeli, tek bir G30 Long-action sürgü- mekanizma grubunun orta kalitede iki av tüfeğinin üretim maliyetine eşit olduğu gerçeği. Sürgü 9310 sınıfı çelikten imal edilmiş ve yüzey sertliği yaklaşık 60 Rockwell’e getirilmiş. Beyaz yüzey işçiliği Np3 olarak tanımlanıyor ve üniteye hem maksimum hareket akıcılığı, hem de maksimum dayanıklılık kazandırıyor. Bu şekilde sürgü mili üzerine uygulanan hafifletici kanallarla inceltilmiş ve bu kanallar toleransları çok sıkı ve dolayısıyla kire ve toza çok hassas olan bu silahın kirliyken de gereken şekilde çalışmasını sağladıkları gibi, kovan atma penceresini olduğundan küçük gösteriyorlar. Kovan atma penceresinin oldukça geniş olması, silahın sabit şarjörüne 3 uzun fişek yerleştirebilmek ve 72,4 mm uzunluğunda kovanları rahatça atabilmek için gerekli. Hatta fişek yatağına yerleştirilmiş ama ateşlenmemiş bazı fişeklerin standart uzunlukları 91,4 mm’e kadar ulaşıyor.

Sako tipi tırnaklı kovan çıkartıcı (ekstraktör) iki ayrı kovan atma sistemiyle destekleniyor. Bunlardan birincisi sürgü milinin ön yüzüne yüzüne yerleştirilmiş yayla kurulan klasik pistondan oluşuyor, ikincisi ise sürgü mekanizmasının alt kısmına bağlantılı mekanik bir çarpıcıdan oluşuyor ve çalışma sistemi aynen Mavzer tipinde. Böyle bir çözümün uygulanmış olmasının nedeni kovan çıkartma sorunlarını tamamen yok etmek, zira yeniden doldurulmak suretiyle kullanılan ve iki-üç kez kullanıldıkları için üzerlerinde ve dip kısımlarında göçme ortaya çıkabilen, dolayısıyla yüksek kalibrelerin açığa çıkardığı basınçlarla kovan tabanlarının sürgü iç yüzünde genleşme görülen kovanlar bazen pistonlu ekstraktörün gereken şekilde çalışmasına engel olabiliyorlar.

Sürgü milindeki topuzlu kurma kolu oldukça uzun tutulmuş ve sürgüyü açmak için uygulanması gereken döndürme kuvvetinin hafifletilmesi amaçlanmış, ama kolun uzunluğu silahı taşırken oraya buraya takılarak sorun çıkartacak boyutta değil. 90 derecelik açılma açısı ile hareketli tipteki uzun ve güçlü iğne (floating firing pin) rahatça kuruluyor. Bu iğne temizleme veya değiştirme amaçlı olarak hiçbir alet kullanmadan rahatça sökülüp çıkartılabiliyor. Sürgü mili bir kez çıkartıldığında, iğne grubunu komple sökebilmek için yuvarlak pimi (cocking piece) saat yönünde döndürmek yeterli oluyor.

Zekice getirilmiş proje çözümlerinden bir diğeri ise Remington tetik mekanizmalarıyla uyumlu bir tetik sisteminin kullanılmış olması. Eol Lrh serisinde dıştan emniyet mandallı ve komple ayarlanabilen tipte Match Jewell bir tetik sistemi görüyoruz. Dolayısıyla kusur aramanın nafile olacağı bir tetik mekanizması söz konusu. Tetik düşürme ağırlığı ise “maestro” Vittorio Giani tarafından 400 grama ayarlanmış. Böyle değerli bir mekanizma elbette çok üstün isabet hassasiyeti ve istikrar özelliklerine sahip bir namluyla bir araya getirilmiş olmalı diyenler haksız sayılmaz.

NAMLU VE DİPÇİK-KUNDAK GRUBU

MacMillan bu tüfeklerde Schneider tarafından imal edilen poligonal yivli match tipi namlular kullanmayı tercih etmiş, zira bu namlular operasyonlarda bir çok kere başarıyla test edildi. Amerikalı match namlu üreticilerinin çekiç dövme tekniğiyle yivleme yapmayı sevdiklerini biliyoruz; bu nedenle titreşimleri daha fazla emme özelliği olduğu sanılan “yumuşak” çelikleri kullanıyorlar. Ancak daha kolay işlenebilmeleri ve üretim maliyetini düşürmeleri nedeniyle bu tip malzemelerin kullanılması sonucunda, namlu içine açılan yivlerin aşınması da daha kolay ve çabuk oluyor, özellikle 6,5-.284, .300 Winchester magnum gibi enerjik fişekler, ya da Eol tüfeklerde kullanılan 7 mm veya .300 Remington magnum gibi güçlü fişekler söz konusu olduğunda, aşınma daha da hızlanıyor.

Zaten bu yüzden Amerikanın en prestijli custom namlu üreticileri bile bu teknikle yivlenmiş namlular için güçlü kalibreler kullanılması halinde match performansına yönelik en fazla 1.000 atışlık garanti veriyorlar. Buna karşın Schneider namlular genelde askeri kullanım amaçlı sniper tüfeklerinde kullanılıyor ve bu namlularda yüksek dirence sahip çelikler, özel honlama işlemleri, düşük kompresyonlu çelik mastarlarla yiv açma teknikleri kullanıldığından, adı geçen firma kendi ürettiği namlulara “ultra magnum” fişekler için bile yoğun kullanım garantisi veriyor. Ayrıca, namlu iç cidarındaki yüzey işçiliği o kadar temiz ki, boroskop ile yaptığımız incelemede en ufak bir takım izine, mat ya da pürüzlü kalmış yüzeylere rastlamamız mümkün olmadı.

Namlu içine hastalık derecesinde titizlikle uygulanan işçilik, aynı zamanda buraya bakır kalıntıları ve karbon birikimleri yığılmasını da önlüyor ve namlu temizliğini daha kolay hale getiriyor. Keçe ve harbi ile yapılan basit bir temizlikle namlunun içi kir ve tozdan tamamen temizlenebiliyor ve ömrü de uzatılmış oluyor. Eol Lrh modelinin namlusu yarı ağır tipte ve namlu ağzı iç çapı 21,35 mm. Dış profili fluted, 5 adet yivin hatve oranı 1:10” (254 mm). Namlunun uzunluğu ise 26” (660 mm) ve bu uzunluğa yandan altı adet delikle donatılmış etkin namlu ağzı kompanzatörü için iki inç daha eklemeniz gerekiyor.

Namlunun diğer bir özelliği, standart uzunlukta ve 185 grs Berger Vld çekirdek ile doldurulmuş fişeklerle free bore değerinin sıfıra yakın tutulacak şekilde optimize edilmiş olması. Avcılıkta kullanılan bu çekirdeklerin match profiline bakıldığında, balistik katsayının .510 puanın üzerinde olduğunu görüyoruz ve bu nedenle bunlar uzun mesafeli atışlar için son derece ideal çekirdekler. Namlu doğal olarak oynak tipte ve dipçik kundak grubuna raptedilmiş şekilde bağlı değil. Kasaya yerleştirilme düzeni de anti estetik bir takım soğutma kanalları ve mazgallarına gerek bırakmadan hızlı bir soğuma sağlayacak şekilde dizayn edilmiş.

Sentetik dipçik-kundak grubu imalatında lider konumdaki McMillan bu modelde A-3 Lrh Tactical hunter olarak tanımlanan grafit dipçik- kundak grubunu kullanmayı tercih etmiş. Bu dipçik ve kundağın kullanımında diğer tiplerde kullanılandan daha düşük özgül ağırlığa sahip bir karışım (hamur) kullanılmış. Bu dipçikte grafitin hafifliği ile, düz tipte pala, tabanca tipi kabza, oldukça yassı ve geniş kundak gibi parçaların sağladığı ergonomi bir araya getirilmiş. Bu grubun mekanik aksamla birleştirilmesinde hafif bir bedding kullanılmış, mükemmel birleşimle bir araya getirilen parçaların yüzeyine ince bir tabaka halinde yüksek dirençli polimer reçine uygulanmış. Bu da, elinize aldığınızda silahla dipçik/kundak grubu arasında dümdüz ve rektifiyeli bir yüzey birleşimi olduğunu hemen hissetmenizi sağlıyor.

Tespit vidaları bir yandan diğerine geçer tipte klasik vidalar, kafaları alt plakada tetik köprüsünün olduğu alan ile, hızlı boşlatma sağlamak için menteşeli bir kapakla donatılmış şarjör tabanının bulunduğu noktada yer alıyor.

Dipçik kundak grubunda, tetik köprüsünde ve hafif alaşımlı metalden Picatinny kızakta kullanılan malzemelerin sağladığı katkıyla silahın ağırlığı dürbünsüz olarak “sadece” 4160 gram. Elbette bu bir tüy sıklet sayılmaz, ama Eol Lrh her zaman .300 Remington ultra magnum ya da .338 Lapua magnum gibi çok yüksek enerjili fişeklerle kullanılacağından, böyle bir ağırlık kaçınılmaz şekilde makul görülebilir. Kısaca McMillan firması bu tüfeğin namlusundan çıkacak etkin mermilerin hedefe isabetindeki hassasiyetin, bir cerrahın ellerinde olması gereken hassasiyete yakın olmasını istemiş.

ATIŞ TESTLERİMİZ

.300 Remington ultra magnum kalibrelik bir av tüfeğinin isabet hassasiyetiyle ilgili bazı tereddütlerim vardı ve hatta Remington ultra magnum fişeklerin karakteristik özelliği olan şiddetli geri tepme reaksiyonlarını da iyi bildiğimden, balistik testlere kafamda bazı soru işaretleri ile giriştim. Test atışları öncesinde Wildamp;Wild – Mag firması tarafından kullanacağım silahın paket donanımında bulunan 20 moa eğimli Picatinny kızak üzerine Np-2D iç taksimatlı harika bir Nightforce Nsx 8-32×56 mm dürbün monte edildi. Wamp;W firması dürbünü monte ederken yine kendisi tarafından ithal edilen hızlı sökmetakma sistemli Recknagel Era-Tac bağlantıları kullandı ve monte ettiği dürbünün ayarını da kendisi yaptı.

Test atışlarını sadece 300 metre mesafeden yaptık ve üçer mermilik serilerle ateş ettikten sonra, avda olabilecekleri bire bir simüle etmek için silahı doğal şekilde soğumaya bıraktık. Yanımda sadece Lapua Scenar Silver Jacket 185 grainlik çekirdekler ve 90 grain Vihtavuori N560 barutla doldurulmuş fişekler vardı, free bore değeri istenen asgari değerlerde tutulabilsin diye fişek boyları maksimum 93,0 mm ile sınırlı tutuldu.

Başlangıçta biraz endişeliydim, zira .300 Remington ultra magnum fişekle bir av tüfeğini kullanarak rest’ten ateş etmenin omzum için pek sağlıklı olmayacağını düşünüyordum. Nitekim ilk atışı biraz korkarak yaptım, ama 6 delikli kompanzatör o kadar etkiliydi ki, ikinci üçüncü atışı yaparken endişelerim tamamen dağılmıştı.

Daha fazla güvenle yaptığım sonraki atışlarda silahın davranışını takdir etmemem mümkün değildi, zira hem namlu şahlanması yok denecek kadar azdı, hem de kauçuktan yapılmış dipçik taban pedi amortisör görevini fazlasıyla gördü ve omzumda hissettiğim ger tepme efekti .243 Winchester kalibreli bir tüfeğinkinden fazla değildi. Gerekli ayarları yaptıktan sonra üçer atışlık serilerle tüfeğin isabet oranını test etmeye başladım. Elimdeki fişeklerle 300 metreden yaptığım üçlük atışların hiç birinde grupman 40 mm (yaklaşık yarım moa) çapı aşmadı, hatta bazen 25 mm çapında (1/3 moa) grupmanlar elde ettim ve sonunda yine 300 metreden yaptığım üç atışta çekirdekleri 14 mm gibi inanılmaz dar çaplı bir alanda toplamayı başardım. McMillan tarafından üretilen taktik silahların çok yüksek isabet kabiliyetine sahip oldukları bilinse bile, yine de Lograto-Brescia’daki atış poligonu tünelindeki monitör başındakilerden hiç biri 300 metre mesafeden 1/3 veya 1/6 moa çapında grupmanlar beklemiyordu. Bu da silahın gerçekten çok üstün kaliteye sahip olduğunun bir göstergesi. Nitekim bu tip sonuçlar sadece namluyla değil silahın diğer bileşenlerinin ve montaj kalitesinin katkısı da mevcutsa alınabiliyor. Bütün bu faktörler bir araya geldiğinde Eol-Lrh tüfeklerin üstün performansı ortaya çıkıyor.

Tetik mekanizmasının mükemmel çalışması, sürgünün akıcılığı ve iğnenin etkinliği de silahın diğer artıları. Atış testleri sırasında kovan çıkartma ve atma eylemleri hiç sorunsuz gerçekleşti, kovanları incelediğimizde is izlerinin ortalamanın altında olduğunu tespit ettik, anelastik deformasyonlar ise kesinlikle mevcut değildi. Tabii bu noktada .300 Remington ultra magnum kalibrede bir silahın av için uygun olup olmayacağı tartışılabilir. İtalya dışında McMillan tüfeği (big five hariç) diğer bütün avlar için kullanabilir ve .30 kalibre mermilerle 300 metrenin bile üzerinde mesafelerden isabetli atışlar yapabilir ve antilop, ayı, sığın vurabilirsiniz. İtalya’da ise, kontrollü genleşmeli modern tek gövdeli (solid) çekirdeklerlerle donatılmış uygun mühimmat kullandığınızda Eol-Lrh karabina gerek dağlarda yapılan avlarda, gerek yaban keçisi, muflon, geyik, karaca ve yaban domuzu avlarında geniş bir kullanım alanı bulabilir ve kullanılan kalibrenin tipik enerjisinden yararlanılarak ortalamanın üzerinde mesafelerden atışlarda etkili olabilir. Ayrıca, silahın önemli balistik performansı sayesinde sportif alanda, yani uzun mesafeli atış müsabakalarında kullanılması da mümkün.

Son olarak küçük kişisel bir yorumumuzu da katalım. Tüfeğin satış fiyatı hiç kuşkusuz herkese göre değil, ama balistik performansı, kullanılan malzemeler, teknikler, işçilikler hesaba katıldığında, bir de biz İtalyanların maruz kaldığımız ve rahatça “cinayet” olarak adlandırabileceğimiz vergiler hesaba katıldığında, bu fiyatın ürün kalitesine uygun olduğunu düşünüyorum.

.300 Remington ultra magnum kalibre Eol- Lrh “kriz zamanlarında” satın alınacak bir tüfek değil, duvara süs diye asılacak bir tüfek hiç değil. MacMillan tüfekler çok hazırlıklı, elindeki aletten iyi anlayan ve beklentileri yüksek olan kullanıcılara ve avcılara hitap eden bir silah.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here