Atıcılık İçin Tasarlandı

Varmint versiyonunun ağır namlusuna Tikka teknik ekibi özel tasarıma sahip lamine malzemeden yapılmış bir dipçik kombine etmişler; ayarlanabilir oluşu maksimum konfor sağlıyor. Özel tipte fişek yatağı da silaha çok iyi uyum sağlamış olacak ki, sonuçlar bunu gösteriyor.

Tikka T3 serisi bir kez daha kılıktan kılığa girebildiğini ve hangi kılığa girerse girsin onu çok iyi taşıyabildiğini gösterdi. Bu seferki Sporter serisi daha öncekilere göre biraz daha ekstrem özelliklere sahip (onun için T3 Tactical ile birlikte bu grubun en “haylaz” çocuğu diyebiliriz). Namlusu Varmint versiyonunun süper-ağır olanı, ama insanı şok edecek kadar etkileyici bir atış konforu sunan lamine bir dipçikle bir araya getirilmiş.

MÜKEMMEL YAPI

Silahın kalbi T3 sürgü: Prizma kesitli yekpare gövdeli sürgü, çapa bağımlı kalınmaksızın tek bir uzunlukta imal edilmiş. Bu nedenle “gövdesi” .30- 06 sınıfı uzun kovanlı fişeklere daha uygun ve bu şekilde kullanıcıya para tasarrufu yapma olanağı da sağlanmış. Silahın boyutları pek kompakt sayılmasa da, kısa kovanlı bir fişekle ateş ederken bile son derece stabil kalıyor ve esnemez (rijit) yapısını koruyor. Bunda oldukça kapalı tipte yapısının da rolü var (bir örnek vermek gerekirse, Mauser 98 modelindeki gibi sürgünün birbirinden ayrı köprüleri yerine, sağ yanda sadece dar bir kovan atma penceresi bulunuyor), ayrıca malzeme kalınlıkları da silahın stabilitesine olumlu etki ediyor. Bu model İtalya pazarına dört farklı yatak ve çapla çıkıyor: .223 Remington, .260 Remington, .308 Winchester ve 6,5×55. Bir de solak atıcılar için tasarlanmış olan .308 Winchester çaplı versiyon var (sürgü kurma kolu ve kovan fırlatma penceresi solda, dipçik ise simetrik).

Silahın paket donanımında 5 fişek kapasiteli tek sıralı şarjör var (.223 Remington çaplı versiyonda 6 fişek kapasiteli); şarjör lamine ahşap dipçiğin içine komple gömülü.

Tüfeğin namlusu tamamen silindirik, ya da neredeyse tam silindirik diyebiliriz. Toplam uzunluğu 600 mm ve namlu ağzında iç çap 22 mm. Namlu soğuk dövme tekniğiyle imal edilmiş, namlu ağzı tipik şekilde atıcılık sporunda kullanılan konik profile sahip. Sürgü de tipik Tikka modeli: Sağlam, rasyonel ve lüzumsuz bileşenlerden arındırılmış. Önden birbirine karşılıklı pozisyona yerleştirilmiş iki adet kilit bloğu kapanıyor, arka kısmında ise polimer malzemeden yapılmış topuzu var ve bunun üzerinde iğne kurulu uyarısı mevcut (alt kısımdan dışa taşan küçük müşir ucu kırmızı bir noktayı görünür hale getiriyor). Kurma kolu hafifçe geriye kıvrımlı, topuzu ise oldukça iri boyutlu. Ayrıca kurma kolunun topuzu iki farklı malzemeden imal edilmiş: Silaha tutunan kısmı, yani “sap” çelikten, yuvarlak topuz ise polimer malzemeden yapılmış ve pürüzlü yüzeyi iyi tutuş sağlıyor. Besleme sistemi tamamı polimerden yapılmış (yayı hariç tabii) bir şarjörle çalışıyor; bu şarjör 5 fişek kapasiteli (.223 Remington çaplı olanınki ise 6 fişek alıyor). T3 serisinin normal dipçikleriyle şarjör dipçiğin altından görünür şekilde dışa taşıyor, ama bu Sporter modelinde lamine ahşabın tamamen içine saklı durumda ve bu nedenle görünmüyor.

Şarjör çıkarma mandalı ise manivela tipinde, şarjör giriş ağzının ön kısmına şarjörün üst kısmının hemen yakınına yerleştirilmiş, dolayısıyla oldukça korunaklı bir pozisyonda. Buna kolay müdahale edebilmeyi sağlamak için dipçiğin o noktasına geniş bir delik açılmış, bu sayede şarjörü yuvasına döndürerek sokmak da kolay oluyor. Lamine dipçik grubu tüfeğin hiç kuşkusuz en dikkat çekici yanlarında biri: Bu dipçik avcılarla atıcıları bir araya getiren Finlandiyalı bir dernekle işbirliği yapılarak geliştirilmiş, melez ve alışılagelmedik yapıda diyebiliriz; gerek sehpa veya kum torbası destekli tipte atışlarda, gerek ayakta yapılan atışlarda atıcıya maksimum konforu sağlayacak şekilde tasarlanmış. Dipçiğin palası kurgu bilim filmlerinden esinlenmiş çizgilere sahip: Dikey uzanan anatomik bir tabanca kabzasıyla donatılmış, alt kısmında zayıf elle kavranabilmesi veya kum torbası desteğine oturması için bir oyuk açılmış, üst kısmında ise Montecarlo tipi bir yanak desteği mevcut ve donanımındaki torx vidalar sayesinde yanak yaslama desteğini hem dikey hem yanal yönde ayarlayabiliyorsunuz, böylelikle gözünüzle dürbün merceğinin merkezi arasında maksimum eksenel hiza sağlanabiliyor.

1.

2.

3.

1. Kundağın alt kısmında iki akyalı sehpa ya da atışlarda kullanılan tipte kayış takmak için “T” şeklinde kılavuz ray mevcut.

2. Sol tarafta ise Biathlon tipi kayışlar takabilme amaçlı bir ray bulunuyor.

3. Tikka T3 modelinin sürgü mekanizması tek bir uzunlukta imal edilmiş, dolayısıyla kısa boylu bir fişeğe bol geldiği söylenebilir. Yine de kapalı bir yapıya sahip olması ve et kalınlıklarının normalin üzerinde oluşu ateş ederken maksimum rijiditeyi (esnemezliği) garanti ediyor.


Nitekim bu tüfek metal nişan düzenekleriyle donatılmamış, bunların yerine sürgünün üzerinde 17 mm uzunluğunda bir kılavuz ray var, kırlangıç kuyruğu bağlantılı bu ray Optilock dürbün takma halkaları monte etmek için. Bir de alternatif olarak boydan boya bir Picatinny kızak monte etmek amacıyla açılmış dişli delikler bulunuyor (biz testlerde bu alternatifi kullandık). Yanak desteğinin yukarı yönde ayar sistemi gayet zekice bir çözüm, zira dikey sürgü çubuklarından birinde bir karşıt vida var ve aşağı yönde inişi istenilen noktada sınırlama olanağı veriyor. Bu şekilde, olağan bakım işlemleri amacıyla sürgüyü sökmek için yanak desteğini çıkarmanız gerektiğinde, bu parça ilk pozisyonunu hafızasına almış oluyor ve tekrar takıldığında bir daha ayar gerektirmiyor. omuzluğa da özel kılavuzu sayesinde yükseklik ayarı yapılabiliyor, ayrıca aksesuar olarak satın alınabilen ek parçaları takmak suretiyle tetik mesafesi biraz daha uzatılabiliyor. Kundak ise köşeli bir profile sahip, öne doğru giderek incelen bir gövdesi var. Yan taraflarında ince ve uzun tipte delikler namlunun ısısını dağıtmak amacıyla açılmış. Şarjör giriş ağzının bulunduğu noktada kundak iyice inceleşiyor ve şarjör yuvasını komple sarıyor. Bu çözümün avantajı, ayakta ateş etmek istendiğinde bile dipçiğin yandaki “kanatları” zayıf el için sağlam ve sağlam bir dayanak oluşturuyorlar ve adeta bir hand stop görevi yapıyorlar.

Ayrıca estetiğe de olumlu etkisi var. Kundağın ön üç tarafında “T” şeklinde bir ray var ve iki ayaklı (bipod) sehpa monte etmeye ya da atıcılıkta kullanılan kayışlardan takmaya yarıyor. Sol tarafta yine “T” şeklinde ama daha küçük olan ray ise, Biathlon tipi taşıma kayışı takmak için öngörülmüş. Ahşap kasa sürgünün al ve yan profiline çok güzel oturuyor, ama burada herhangi bir vida yatağı öngörülmemiş. Alüminyum alaşımlı metalden yapılmış geri tepme bloğu ahşabın içinde kendisi için açılmış yuvaya hassas bir şekilde yerleştirilmiş ve üstte kalan ucu sürgünün prizma şeklindeki bölümüne oturuyor ve gerekli birleşimi sağlıyor. Bu silah tamamen isabet hassasiyetini ön plana çıkaran bir tüfek olduğundan, kullanıcılara tavsiye olarak geri tepme bloğu yerine ona ait yuvaya çelik bir plaka koymalarını ve bir de reçineden yapılmış vida yatağı monte etmelerini salık veririz.

1.

2.

3.

1. Tetik düşürme ağırlığı 1.000 ile 2.000 gr arasında değişiyor. Paket donanımda yer alan tüy tetik sistemi devreye alındığında tetiği çekmek için uygulanması gereken güç 270 grama düşüyor.

2. Yanak desteğini tutan kolonlardan birinde bir Torx karşıt vida bulunuyor ve desteğin aşağı inmesini sınırlayarak daha önceki pozisyonunu hafızaya alıyor. Bu şekilde olağan bakım işler için söküldüğünde yeniden ayar gerektirmiyor.

3. Lamine dipçik donanımındaki yanak desteği hem yanal yönde, hem dikey yönde ayar yapılabiliyor. İsteğe bağlı satın alınan ek parçalarıyla omuzluğa da yükseklik ve uzunluk ayarı yapmak mümkün.

TEST ATIŞLARIMIZ

Test atışlarını her zamanki gibi Varese ilindeki Somma Lombardo atış poligonunda yaptık ve atışları 100 ve 300 metrelerden gerçekleştirdik. Bu çapla fazla tanışıklığımız olmadığından, Milano’daki Fratelli Parini silah mağazasına bazı fişekler sipariş ettik ve 120 ile 140 grain çekirdekler-Vihtavuori N160 barut kombinasyonuyla hazırlattığımız fişeklerin yanı sıra, 140 grs Remington Core lokt hazır fişeklerden satın aldık. Silahın daha ağır (yani 140 grs) mermi çekirdeğine biraz daha yatkın olması, normalde 9’luk çap için kullanılan tipik hatve oranı yerine Tikka’nın nispeten daha kısa hatve oranı kullanmasından kaynaklanıyor (8 inç). Dolayısıyla tüfek teorik olarak bu çapta olanlar içinden ortayüksek ağırlıkta çekirdeği olan fişekleri daha iyi denge sağlıyor. Dipçik profili üstte de bahsettiğimiz gibi çok konforlu ve poligondaki ahşap destekler üzerinde tüfeğin stabil kalmasını sağlıyor; ayrıca silahın toplam ağırlığının pek az olmaması da nişan alırken statik özelliklere katkı veriyor.

1.

2.

1. Sürgünün alt kısmında prizma formunda bir oyuk var ve buraya geri tepme bloğu giriyor.

2. Geri tepme bloğu doğrudan dipçiğin içine yerleştirilmiş, vida yatağı öngörülmemiş olsa bile toleranslar yok denecek kadar az ve o nedenle yerine mükemmel oturmuş.


Yanak desteğini çok kolay ve hızlı şekilde ayar yapabiliyorsunuz, tabii bu arada bahsettiğimiz hafıza sistemi de çok yararlı oluyor, çünkü önce yanak desteğini sökmede sürgüyü çıkarmak mümkün değil. Tetik mekanizması kesinlikle iyi: Normal konfigürasyonu tek kademeli, tetik düşürme ağırlığı 1.000 ile 2.000 gram arasında ayarlanabiliyor. Fabrika ayarı 1.550 gram olarak yapılmış, tetik yolu da pürüzsüz, akıcı ve net. Tetiği öne doğru ittiğinizde tüy tetik devreye giriyor ve tetik düşürme ağırlığı 270 grama düşüyor. Tüy tetik devreye alındıktan sonra ateş etmekten vazgeçilmesi halinde, silahın sağ yanında sürgü kolu arkasında yer alan ileri geri hareketli buton şeklindeki iki pozisyonlu emniyeti aktif hale getirerek bunu devreden çıkarabilirsiniz. Dürbünü (Delta Titanium 2,5-15,5×56) ayarlamak için birkaç el ateş ettikten sonra, önce piyasada satılan hazır fişeklerle bazı denemeler yaptık ve daha ilk atışlarda 1 MOA’nın altında grupmanlar sağlayarak üç atışı 18 mm çap içinde toplamayı başardık. Bunun üzerine kendi hazırlattığımız fişeklere geçtik ve 41 grain Vihtavuori barut ve 120 grain Hornady A-MAX çekirdekle hazırlanmış fişekle ateş ettik.

Silah 600 mm uzunluğunda ağır bir namluyla donatılmış (namlu iç çapı 22 mm).


Maalesef bu kombinasyon iyi sonuç vermedi ve grupman dağınık oldu. Bunun üzerine daha uzun ve daha ağır olan mermi çekirdeği, yani Sierra HPBT 142 grain mermi ve 39,5 grain N160 barutla hazırlanmış mühimmatı denedik ve maalesef bu fişekle de hayal kırıklığı yaşadık. İşin başından beri 140 grs HPBT Sierra mermi çekirdeği ve 40 grain Vihtavuori N160 barutla hazırlanan kombinasyona güvendiğimizden, bakalım bunlarla nasıl netice alacağız dedik ve gerçekten de güvenimiz boşa çıkmadı: Üç atış sonunda hedefteki deliklerin merkezinden merkezine sadece 7 mm mesafe vardı. Tekrar A-max 120 grain çekirdeklere döndük ve bu sefer 42 grain N160 barut konulmuş olanları denedik. Bu kez elde edilen grupman tatmin ediciydi ve çapı sadece 11 mm kadardı. Karabinanın ruhunu aşağı yukarı anladığımıza kanaat getirdikten sonra, hedefi 300 metre mesafeye taşıdık ve dürbünü ayar düğmesine 20 klik müdahale ederek yukarı yönde ayarladık.

140 grs Sierra ve bu kez 41,5 grs N160 barutla itilen Hornady A-max çekirdekler kullanarak hazırlanmış mühimmatla yaptığımız üçerlik serilerde elde ettiğimiz grupmanlardan ikisinin çapı 32 mm kadardı. Bu bölgede yaz sabahları görülen ve ısınmış havanın yükselmesi nedeniyle “fata morgana” adlı seraplara ve optik yanılgılara yol açan iklimsel olay olmasaydı, kanaatimizce atış isabet hassasiyeti çok daha iyi olabilecekti. Tüfekteki ger tepme oldukça zayıf hissediliyor, bunda kalın ve yumuşak omuzluğun etkisi de var. Uzun atış seansları yaptıktan sonra bile yorgunluk hissettirmiyor. Namlu, çok sayıda ateş ettikten sonra ısınsa bile, bu ısınma son derece kademeli gerçekleşti ve isabet yüzdesini etkilemedi. Son söz olarak Tikka T3 için gerçekten bir fişek öğütücüsü ve poligonlarda ya da atış müsabakalarında atıcısını hayal kırıklığına uğratmayacak bir karabina diyebiliriz.

(*soldaki resim): .260 Remington (ortada), .308 Winchester (solda) ve .243 Winchester bir arada görülüyor.


.260 REMINGTON’U TANIYALIM

.260 Remington fişek genelde daha önce mevcut olan bir wildcat grubunun ticari olarak kurumlaştırılmış (dolayısıyla boyutları ve basınçları Saami ile Cip tarafından belirlenmiş) hali. Remington firması tarafından 1997 yılında tanıtılan bu mühimmat aynı dönemde A-Square tarafından geliştirilmiş bir fişeğin, yani 6,5-08’in yapısını birebir yansıtıyor ve .308 Winchester türevi sayılıyor, zira bunun sadece boyun kısmı daha dar tipte olanı. Farklı deyişle, bu fişeğe 6,5 çaplı mermi çekirdekleri için boyun kısmı genişletilmiş bir .243 Winchester denilebilir. İlk başta anlamsız gelse de, aslında bu şekilde .308 Winchester kovanın mükemmel geometrisine 6,5 çaplı mermi çekirdekleriyle ateş edebilme olanağı verilmiş oluyor, çünkü bilindiği gibi 6,5 mm çaplı çekirdekler piyasada bulunanlar içinde çap, ağırlık ve aerodinamik profil arasındaki orantı en iyi olanlardan biri. 140 grain ağırlığa kadar bir çekirdek ile .260 Remington kovanı klasik 6,5×55 çaplıya kıyasla enerji performansını iki katına hatta daha fazlasına çıkarabiliyor. Ama kısa sürgü söz konusu olduğunda (yani .308 Winchester) daha ağır çekirdeklerle 6,5 mm çapın hacimsel avantajı fark yaratıyor. Bu mühimmatın piyasada ve silah mağazalarında bulunabilirliği de iyi. Tabii kendiniz tarafından doldurulmaya hazır .260 Remington kovan elde etmek de çok kolay, bunun için .243 kovanın boyun kısmını genişletmek veya .308 Winchester kovanın boynunu daraltmak yeterli (daraltma halinde bazen tornayla boyun kalınlığına hafif bir müdahale ve bir fire forming-ateşle şekil verme işlemi gerekli olabilir). Aslında .260 çaplı kovanları .308 kovandan elde etmenin avantajı, match özelliği bulunan, hatta kapsül yuvarı büyük yerine küçük olan kovanlara sahip olmak anlamına geliyor (Lapua tarafından üretilen Palma match kovanlar bunun tipik örneği). Kısaca .260 gerek av gerek sportif atıcılık için son derece verimli bir balistik ürün, üstelik isabet oranı da yüksek ve onu sadece bir süre önce geliştirilen son derece etkili diğer bir 6,5 mm, yani Lapua 6,5×47 geçebildi (yine de hız açısından onu geçemedi).

DAHA DONANIMLI BİRİ “SPORTER” İSTERSENİZ…

Settimo Milanese (Milano)’daki Fratelli Parini silah mağazası sportif atıcılıkta kullanılan karabinalarda büyük çeşitlilik içeren bir ürün yelpazesine sahip. Bu nedenle Tikka Sporter modelinin de dört farklı çaptaki versiyonları mağaza stoklarında hazır. Sporter modelinin isabet yüzdesini ve özelliklerini daha da yükseltmek isterseniz, mağazada (uzman satıcı Gianni Prino tarafından yapılan yönlendirmelerle) silahı donatabileceğiniz bir yığın aksesuar mevcut. Namlu iç kaplaması özel polisaj işlemi görmüş olanlardan (ki bu işlem on-onbeş atış yaptıktan sonra break-in olarak anılan ön rodajın anında tamamlanmasını sağlıyor), alüminyum geri tepme bloğu yerine özel profilli çelik plakaya varıncaya kadar farklı bileşenlerden yararlanma şansı var. Tetik grubunu da kendi zevkinize göre değiştirebilir, Avusturya firması Bix n’Andy tarafından imal edilmiş olan ve küçük kürelerin oluşturduğu bir zincir sistemi sayesinde sadece 75 gr tetik düşürme ağırlığıyla çalışan özel tetik paketine sahip olabilirsiniz. Silahı Parini silah mağazasından alanlar için bu donanımların montajına ayrı ücret tatbik edilmiyor

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here