İsteyen Herkese Bir Silah!

    Değerli okurlarımın görüşlerinin ne olduğunu bilmiyorum ama isteyen herkesin bir silah sahibi olmasını teşvik etmeliyiz.

    Kuşkusuz, ruhsatlandırmada ilgili birimlerimizin dikkatli yaptıkları incelemelere bağlı olacak taşıma ya da bulundurma hakkı saklı kalmak koşulu ile. Kolay örnek verilmesi bakımından Amerika Birleşik Devletlerinin bazı eyaletlerini emsal olarak gösterebiliriz. “Biz farklıyız, aman böyle birşey olur mu?” diyenlerinizi duyar gibiyim. Ben tam tersi düşünüyorum. Biz kendi insanımıza güvenmeliyiz. Dikkatli olanlarımız hatırlayacaklardır, isteyen herkese silah ruhsatı verilmeli şeklinde, bir arkadaşımın görüşlerinden yola çıkarak bir yazı yazmıştım.

    Hala aynı görüşe sahibim. Bunu bir güvenlik aracı olarak gördüğümü sanmayın. Herkesin silah sahibi olması karşılıklı bir hassasiyet getirecektir. Ben işin daha çok ticari yanını düşünüyorum. Daha çok satış yapılması bu sektöre destek verecek, aynı zamanda vergi kazanımları da gelecektir. İster kabul edin ister etmeyin, artık özel sektörün ürettiği silahları değerlendirmeliyiz. Marka üzerine ciddi yatrımlar yapıp, Dünya çapında tabanca ve tüfek satışlarımızı arttırmalıyız. Çabalarımız bu yönde olmalıdır. Bunun gerçekleşmesi halinde daha çok poligon inşa edilecek, kaliteli işletmeler ön plana çıkacak ve bu yolla belki çok başarılı atıcılarımızı keşfetme şansını bulacağız. Buradan her zaman olduğu gibi yine işin sportif tarafına geçtik.

    Kim yeteneklidir, kimler atıcılık yapar ya da tabanca-tüfek kullanır diye uğraşmak yerine herkesi silahlandırıp onları eğiterek içlerinden yeteneklileri seçme şansımız olacaktır. Unutulmaması gerek en önemli nokta, yeteneklileri o sporu yapanlar arasından seçmektir. Bazı antropometrik özellikler, psikolojik davranışlar ve motorsal özelliklere bakarak etkisi kısa görüşler ortaya sürülebilir ama asıl önemli olan bu silahı kullananlar arasından çok yeteneklileri belirleyebilmektir. Bu görüşlerin ışığı altında, konuya ilişkin yetkili birimlerimizin ortak çalışma yapmaları gereklidir. İçişleri Bakanlığımız, Kuvvet Komutanlıklarımız, Üniversitelerimiz zaman geçirmeden çeşitli üst düzey temsilciler vererek konuyu masaya yatırmalıdırlar. Sektör, işin katalizatörü olarak organizasyon ve lojistik destek vermelidir. Biraz uçuk veya kaçık bir fikir gibi görünse de artık ülkemiz bu konudaki önemli girişimleri başlatmalıdır. Garip gelebilir ama, silahlara ruhsat vermek silahla işlenen cinayetlerde caydırıcı etkide bulunacaktır. Herkeste silah ama aynı zamanda ruhsatlı olursa, sanılanın aksine herkes birbirine daha çok dikkatli davranacaktır. Bizim insanımıza güvenmemiz gerekir. Silah, saldırı aracı değil bir savunma, koruma, caydırma aracıdır. İnsanımıza, sektörümüze güven duyma zamanı gelmiş hatta geçmek üzeredir!

    CEVAP VER

    Please enter your comment!
    Please enter your name here