Optik Nişangah Çağı: Glock MOS

Optik nişangâhlar, müsabaka ve hedef atıcıları için uzunca bir süredir popüler, aynı durum şimdi savaş silahları için geçerli olmaya başladı. Optiklerin hedefi vurma konusunda sağladığı avantajın yanı sıra hareket eden hedefleri vurma ve hedefler arasında geçiş konusunda sağladığı avantajlar da dikkate değer.

Ayrıca optikler, stres durumlarında, eğer kollarınızdan birini kullanamayacak durumdaysanız sürgüyü kurabilmenizi sağlar. En büyük avantaj ise odakdüzlemi. Silah da tüfek de olsa demir nişangâhlarda atıcı ön nişangâha odaklanmak zorundadır ki bu hedefin bulanık olmasına sebep olur. Kimse kötü adamı bulanık görmek istemez, ona odaklanmak en iyisidir. Kırmızı noktalı bir optik, noktayı hedefle aynı odak düzlemine konumlandırır ve böylece her ikisine de odaklanılmış olur. Bu sebepler ayrıca kırmızı nokta optiklerini tabanca kullanan avcılar için mükemmel yapıyor. G40’ın birincil niyeti bu. Ayrıca bu sebeplerden ötürü optikler polis taktiksel birimleri için popüler oluyor ve gizlenebilir taşıma silahlarına sahip bir çok kişi de optik kullanıyor.

Taşıma için kullanan insanlar, optiklerin düşünüldüğü kadar gizlenmesi zor olmadığını iddia ediyor. Optik ve uzun sürgünün dahil olduğu tüm MOS paketi taşıma için en iyi tercih olmayabilir fakat herkesin şartları farklıdır. Optik, otururken rahatsızlık veren ve uzun bir tişörtle bile gizlemesi zor olan uzun sürgülü modellerden daha kolay gizlenebilir. Optiğin dışa doğru olan köşesi biraz gözükebilir fakat orada olduğunu söyleyecek kadar belirgin olduğunu söylemek zor. MOS serisinden önce, Glock’larında da optik isteyen müsabıklar ikincil piyasa bir sürgü almak ya da sürgülerini bir silahçıda işletmek zorundaydılar. G40, rekabet atışının aksine avcılık ya da kişisel savunmayı amaçlar. Sürgü uzunluğu kısıtlamaları yoktur çünkü bir IPSC (International Pistol Shooting Competition – Uluslarası Tabanca Atış Müsabakası) tabancası, kutusuna sığmak zorunda değildir. G40, 8.19 inçlik nişangâh yarı çapına sahip tam uzunluğu 9.49 inç olan uzun bir sürgüye sahip ki bu onu G41’de 6 inç daha uzun ve G34 ve G35’ten .75 inç daha uzun yapıyor.

Bu özelliği ona 10 mm kalibresinde daha fazla menzil ve hassaslık potansiyeli sağlıyor. G34 MOS, 8.74 inç uzunluğa, 5.43 inç yüksekliğine ve 1.18 inç genişliğe sahip. Namlu ekseni 1.26 inç ve nişangâh yarı çapı 7.55 inç. Ağırlığı 735.67013 gram. Standart G34 Gen4, MOS versiyonu ile karşılaştırıldığında ortaya küçük bir fark çıkıyor. Glock, ikisi arasında .07 inçlik bir ölçü farkı listeliyor ve ağırlık olarak fark ise 198.447 gram. G35 veya G41’in MOS olmayan versiyonlar MOS versiyonları ile karşılaştırılamadı fakat Glock, o modellerin MOS varyantlarının özelliklerini, G34’te olduğu gibi standart Gen4 varyantları ile aynı doğrultuda listeliyor. Şarjör kapasitesi, tetik çekme mesafesi, tetik intikal mesafesi ve diğer özellikler standart modelden MOS varyantlarına değişmeden geçiyor.

MOS Özellikleri

MOS tabancaları 5 adet birbiri ile değiştirilebilir plaka ile geliyor: 00 koruma plakası, demir nişangâh kullanırken ve optiksiz kullanım için; 01, Eotech, Doctor, Insight ve Meopta kullanımı için; 02, Trijicon RMR kullanımı için; 03, C-More için ve 04, Leupold Delta Point için. Kurulum basit; vidaları sökülür ve taban plaka çıkarılır, optik ile kullanılmak için tasarlanmış plaka yerleştirilir ve o konumda vidalanır. Daha sonra optik, optik üreticisi tarafından özetlenen metot kullanılarak vidalar ile plakaya tutturulur. Sonuç olarak çok yönlü, kullanımı kolay ve çok güvenli montaj sunan bir sistem ortaya çıkar. Glock, MOS için sürgüden en derinde .196 inç derinliğinde ve 1.929 inç uzunluğunda bir bölümü keser. Koruma plakası 40.142925 gram ve diğer dört plaka yaklaşık olarak 2012.82-2182.91 gram ağırlığında. Tüm modeller aynı plaka setini kullanıyor, hatta 10mm G40 bile. G40 aynı plakaları kullanabiliyor çünkü Glock teknolojilerine göre, büyük gövdeli bir sürgüsü olan G20’nin aksine G40, G41 gibi dar bir sürgüye sahip.

Bir diğer farkedilir detay ise G34 ve G35’in sürgüsünün yan yüzeyindeki açıklığın kovan atma penceresine doğru son derece inceldiği. Öyle ki, bu mesafe en ince noktasında 0.020 inç kadar oluyor yani adeta bir kağıt gibi.Bu alarm verilecek bir şey değil. Glock onun yeterince güçlü olduğu hakkında güvence veriyor ve daha yakından bir inceleme ile ekstraktöre (çıkarıcı) doğru aşağı eğildiği ve kalınlaştığı görülüyor. Daha yakından bakılınca bu bölgenin bir yük taşıma bölümü dahi olmadığı görülüyor. İnce duvar yontulsa bile silahın fonksiyonlarını etkilemeyecektir. Glock Pazarlama Koordinatörü Connie Kempffer’a göre Glock’un G34, G35, G41 Gen3 ya da Gen4 MOS olmayan versiyonlarını durdurma gibi bir planı yok. Glock bir firma, her halükârda genel bir kural olarak planlar değişebilir ve değişir. Eğer MOS olmayan Gen4 satışları düşerse ki muhtemelen öyle olacak, Glock muhtemelen onları ortadan kaldıracaktır.

Glock, MOS olmayan Glock 34 ve Glock 35’in Gen3 varyantlarında da MOS modelinin üretilmeye başlayacağını biliyoruz, lakin G41 için böyle bir durum, zaten Gen4’ten itibaren Glock kadrosuna katılmış olması dolayısıyla mümkün değil. Glock’un bu silahların MOS olmayan Gen4 varyantlarını ne kadar satmaya devam edeceğini görmek ilginç olacak. Ek fiyat haricinde Gen4’e kıyasla bir MOS satın almanın herhangi bir olumsuz yanı yok.Eğer bir atıcı bir MOS’a sahipse ve optik istemiyorsa takmayabilir. Sadece koruma plakası ile birlikte silahını kullanması yeterli olacaktır. Her halükârda, eğer bir atıcı standart yapılandırmalı Gen4’e sahipse ve optik almaya karar verirse, yukarıda bahsedilen seçeneklerden birini uygulamadıkça bunu yapamaz. Eğer atıcının zaten bir G34, G35 ya da G41’i varsa Glock MOS sürgüleri satmayacak, bu yüzden yeni bir silah almak zorunda kalacak.

Hassasiyet Potansiyeli

MOS modellerinde standart Gen4 modellerine kıyasla herhangi bir hassasiyet farkı yok. Aynı hassasiyet potansiyeline sahip olacaklar ve ek olarak optik kırmızı nokta, hassasiyet potansiyelini fark etmeye yardım edecek için bir araç olacak.Yine de belirtmeliyiz ki silahınıza bir optik nişangah eklemek, her attığınızı 10’dan vurmanıza vesile olacak bir sihirli yöntem değildir. Yeterli olabilmek için hala pratik yapmaya gerek var, özellikle hedefi vurma aşamasında. Optiğin nişangâhının yüksek çizgisine alışmak gerekiyor. Nokta hedef üzerinde belirdikten sonra hazır demektir. Optik kullanmak, demir nişangâhlara kıyasla doğal hissettirmiyor, bu yüzden onlardan biriyle atış yapabilmeye alışmak biraz zaman alabilir.

Gerçekten iyi ve tetik arkasında geçen biraz zaman göze alındığında takdir edilebilecek bir şey. MOS serisi, tamamlama ve hedef atıcıları ile birlikte bir hit olacak fakat bu, taktiksel ve savunma taşıma topluluğunda işleri değiştirecek. Ayrıca sadece Glock’un MOS tipi bir modeli pazara sürmesi sebebiyle değil, bunda Glock’un atış dünyasında ve bunun yanı sıra Amerikan kültüründe ne kadar üretken ve kabul görmüş olması da etkili. Neredeyse silah bulunan her filmde ve TV şovunda Glock vardır ve eğer bir pop şarkısı bir silahtan bahsedecek olsaydı o Glock olurdu. Kolluk güçlerinin neredeyse dörtte üçü Glock kullanıyor ve neredeyse tüm silah mağazaları onları satıyor. MOS serisinin bir hit olmaması küçük bir ihtimal.

Red Dot Etkisi

Yapılan çalışma, kızıl nokta nişangahlarının tabancalarda isabet oranını artırdıkları yönünde

Bir atıcının hedefi daha da başarılı vurmaktan başka isteyebileceği çok az şey mevcut olsa gerek. Acil durumlarda en fazla atışı aynı bölgede gruplama isteği içerisinde olan bir atıcıya yardımı en çok dokunan nişangah desteğinin Red Dot ( Kızıl Nokta) nişangahı olduğu belirtiliyor. Bu sonuca, bir nişangah resmine bakılan saatlerin, ideal tetik ağırlığını bulmak uğuruna harcanan sayısız kurusıkı mermilerin ve poligonda geçen hafta sonlarının derlenmesini sağlayan kriminoloji(suç bilimcileri) profesörleri; James E Ryan ve Robin Adler adlı tarafından varıldı. 27 öğrencilerine bir Glock 19 ile standart karton hedeflere dört aşama atış yaptıran Ryan ve Adler; bu hedefleri daha sonra üç bölgeye ayırdı. Bu bölgeler sırasıyla: 1 – Kütle Merkezi, 2 – Kütle merkezini çevreleyen sekizgen ve 3-hedefin çevre bölgesi.

Yapılan testler bittiğinde; Trijicon sağlamlaştırılmış minyatür yansımalı nişangah ile atış yapan öğrenciler, istisnasız daha yüksek isabet oranına sahipti. Red Dot nişangahına sahip öğrenciler; düz nişangah kullanan öğrencilerin %42’lik 1. Bölge gruplama oranına kıyasla, tam %58’lik bir 1. Bölge gruplaması elde ettiler Zaten kızıl nokta nişangahlarının, 8 inçlik merkez daireye isabet oranında neden geleneksel nişangahları saf dışı ettikleri çok açık: Birinci neden kızıl nokta nişangahları tek noktadan, fakat geleneksel nişangahlar iki nokta ve onun arasına göz kararı ile denkleştirilen 3. Noktadan meydana geliyor.

Bu; özellikle stres atışlarında, son derece engelleyici bir durum. Kızıl nokta nişangahlarının ise tek mevcut sorunu aynı anda sadece tek mesafeden sıfır atış yapabilmeleri, yani kızıl noktanızı sıfırladıktan sonra atış yapacağınız menzili ayrıca ayarlamak zorundasınız. Kızıl nokta üreticileri daha etkili ve dinamik bir “menzil ayarlama” çözümü ile karşımıza çıkana kadar bile yine de sabit menzilde geleneksel yöntemlerden tartışmasız bir şekilde üstün durumdalar.