Micro H-1 red dot 4 moa çapında geleneksel versiyonundan sonra şimdadece 2 moa’lık kırmızı nokta ile piyasada. Küçük hedefleri “örtme” kapasitesi daha az, ama uzun atışlar için daha hassas.
İlk kez 2007 yılında piyasaya çıkarılan Micro H-1 red dot dürbünler Aimpoint firması katalogundaki en dikkat çekici yeniliklerden biri olmuştu. Özellikle avcılara yönelik üretilmiş olan bu dürbünün başta gelen üstünlüğü küçük ebatlı oluşuydu ve bu özelliği onu açık tipte tek mercekli dürbünler dünyasına yaklaştırıyordu. Bunun yanı sıra son derece sağlam oluşu, ayarlarının hassaslığı, Acet (Advanced Circuit Efficiency Technology) adlı teknoloji sayesinde kesintisiz 50 bin saatlik kullanıma eşit çalışma ömrü ve yüksek aydınlatma kapasitesi (8-12) diğer üstün özelliklerinden bazılarıydı. 4 moa çapında dot ile piyasaya çıkan o versiyonun yerine bu sene sadece 2 (moa=minute of angle)açı dakikalık versiyonu ile üretildi ve 2 moa, 100 yard mesafede 2 inç, 100 metre mesafede ise yaklaşık 55 milimetreye eşit.
YAPTIĞIMIZ TEST
Micro H-1 modelini .30-06 kalibrelik bir Browning Bar yivli üzerindeki yekpare gövdeli Weaver kızağa monte ederek test ettik. Dürbünün kapladığı alan neredeyse tek mercekli küçük nişan alma aparatlarının kapladığı yer kadar, ama “kapalı” tipte üretilmiş olması elbette kirlenme ve darbelere karşı fazladan koruma sağlıyor. Dürbünde büyültme bulunmayışı geriye doğru istenen yere konumlandırılmasını sağlıyor, paralaks olmayışı da hedefe isabet sağlamak için kırmızı noktanın hedefin tam merkezine getirilmesine gerek bırakmıyor. Kırmızı noktanın (dot) mercek çemberi içinde görünebilir olması ve hedefin üzerine düşmesi yeterli oluyor. Kırmızı noktayı açmak (yakmak) için sağ tarafta bulunan yuvarlak düğmeye müdahale ediliyor ve 12 farklı seviyede aydınlatma ayarından biri seçiliyor. Ama bu aydınlatma ayarlarından ilk üçü o kadar zayıf ki, sadece tam karanlık ortamında yarar sağlayabilirler. Son iki seviye ise gözünüzü alacak kadar şiddetli. Ama 5 ile 9 arasındaki aydınlatma seviyelerinde her türlü av ortamına uygun ışık yoğunluğunu elde edebiliriz: Güneşli bir av gününün öğle vakitlerinden, şafak vaktinin alacakaranlığına ya da akşam karanlığın çökmeye başladığı anlara kadar gereken aydınlatma seviyesi bu ayarlar içinde mevcut.
Noktanın (dot) küçük boyutlu oluşu hedef daha az kaplıyor ve dürbünün mesafe kapasitesini artırıyor.
Dürbünün en ilginç taraflarından biri hiç kuşkusuz kırmızı noktanın çapı : Bir önceki (ama henüz üretilmekte olan) Micro H-1 modeline göre neredeyse yarı yarıya indirilmiş. Hızlı yapılan refleks atışlarda (özellikle 8 ve daha üzeri aydınlatma ayarı ile) nişan alırken göze çabuk oturuyor, ama hedefin “yarısını” kaplıyor. Bu tabii ki birden bire yaban domuzundan bıldırcın avına geçileceği anlamına gelmiyor (zaten .30-06 bunun için yetersiz kalır). Sadece şunu söyleyebiliriz ki, yeni Micro H-1 modelinde vizörde avı en yüksek hassasiyetle orta-uzun mesafelerde yerleştirebiliyorsunuz. Bu şekilde dürbünün kapasitesini uygulamada biraz daha arttırmış ve sürek avında kullanılan 1-4×24 dürbünlerinkine yaklaştırmış oluyorsunuz. Varese kenti yakınlarında Somma Lombardo’da 100 metre mesafeye yerleştirdiğimiz hedef üzerinde yaptığımız denemelerde dürbünün bu özelliği net olarak görüldü. Bir çok red dot sisteminde görülenden farklı olarak, yeni H-1 ile gerek vizöre hedefin merkezini yerleştirerek, gerek siyah çizginin dibine nişan alarak yapılan tabanca atışlarında üç atışlık grupmanlar elde ettik. Son derece hassas olan dot hedefin siyah çizgileri ile beyaz çizgilerini birbirine karıştırmıyor, tam tersine bunları kaplamadan altlarını çizmiş oluyor. Mermi vuruş noktasının ayarı için klikler gayet net ve kesin. Her bir çıt ta 100 metrede 13 milimetreye denk gelen bir ayar gerçekleştiriyor.
