Atıcılık ve Nöroloji İlişkisi – 1

Atıcılık üzerinde yapılan araştırmalarda fiziksel ve psikolojik çalışmalar üzerine detaylı incelemeler yaparken malesef çoğu zaman nörolojik olguları göz ardı edebiliyoruz. Ülkemizde özellikle sivil atıcılık çalışmalarında nörolojik faktörler üzerine her hangi bir kapsamlı araştırma yapılmış değil.

Atıcılık eğitimlerindeki düzenli antremanlarda bir yandan fiziksel egzersizlerle kas hafızamızı geliştirirken bir yandan da psikolojimizi atış için hazırlamış oluyoruz. Atış gözünün belirlenmesi çalışmaları dışında vücudumuzun nörolojik sınırları ve bunları geliştirmek için yapılabilinecek çalışmalar üzerinde durulmuyor. Halbuki atıcılık eğitimi nörolojik bilgiler ile desteklenebilse bu alandaki eksiklerimiz oldukça kolay bir şekilde giderilebilir.

İşte bu sebeplerden ötürü ‘Armi e Tiro’ takipçileri için atıcılığın nörolojik yönlerini inceleyen yeni bir yazı dizisi hazırlamayı uygun gördük. Bu yazı dizisinde başlangıç olarak atıcılık-nöroloji ilişkisi incelendikten sonra ileriki yazılarda nörolojik yeteneklerimizin geliştirilebilinmesi için gerekli olan çalışmalara değineceğiz.Atıcılık ve Nöroloji İlişkisi’ isimli yazı dizimizin ilk kısmında ‘Görsel Beceri’ üzerinde duracağız.


Başarılı Görsel Becerinin 9 Elemanı:

1. Dinamik Görsel Duyarlılık: Hareket halindeki cisimler ile görsel beceri arasındaki ilişkileri konu alan ‘Dinamik Görsel Duyarlılık’ta hareketli hedefin net bir şekilde seçilebilinmesinin yanında hedefin yaptığı hareketin de düzgün bir şekilde kavranması ön plandadır. Başarılı bir görsel duyarlılıktan bahsedilebilinmesi için hedefin takibine bir metre ile 100 metre arasında değişen mesafelerde devam edilebilinmesi gerekir. Silah eğitimi açısından özellikle muharebe esnasında ön planda olan bu nörolojik özellik, atıcılığın yanında masa tenisinden futbola kadar neredeyse hareketlilik arz eden tüm sporlar için olmazsa olmaz niteliği taşımaktadır.

2. Göz ile Takip: Bu görsel beceri ise hareket halindeki atıcı ile sabit hedef arasındaki görsel temasın sürdürülebilinmesini konu alır.

3. Hızlı Odaklanma: Bilindiği üzere gözlerimiz sahip oldukları optik yeteneklerle cisimleri net bir şekilde seçebilmek için bulundukları mesafelere odaklanır. Bu durum bize bir yandan odaklandığımız mesafeleri net bir şekilde görme yeteneği kazandırırken diğer yandan ise farklı mesafelerdeki cisimleri bulanık görmemize sebep olur. Odaklandığımız noktadan farklı mesafelere baktığımızda gözümüz yeniden odaklanana kadar etrafı bulanık görebiliriz. ‘Hızlı odaklanma’ bu bulanıklık süresinin en aza indirilmesi için son derece önemlidir. Bu sayede farklı mesafelerdeki hedeflere seri bir şekilde nişan alınabilir.

4. Periferik Vizyon: ‘Çevresel Bakış’ olarak daha net bir şekilde ifade edebileceğimiz bu yetenek; sabit hedeflere odaklanmışken bir yandan da çevreyi göz ardı etmememiz için son derece önemlidir. Bu sayede ilgimizi işimizde yoğunlaştırmışken çevremizdeki hareketliliklerin de farkında olabilmekteyiz.

5. Verjans Esneklik ve Dayanıklılık: Verjans terimi fiziksel olarak stresli olan farklı ortamlarda yapılan hızlı göz hareketlerinde her iki gözünde birlikte çalışabilmesini inceler.

6. Derinlik Algılama: Gözlerimizin sahip olduğu bu özellik sayesinde yaklaşan veya uzaklaşan cisimlerin uzaklıkları ve hızları doğru bir şekilde anlaşılabilir.

7. Tanımlama: Bu yetenek görüntülerin beynimize iletilmesinin ardından dış dünyayı algılama biçimimize şekil verir. Zihnimizin gözden gelen bilgileri tanımlama başarısı ve hızı ne kadar yüksek olursa muharebe esnasında anlık kararlar o kadar başarılı verilir.

8. Sıralama: Gözün sıralama yeteneği; dışarıdan alınan bir dizi uyarının tanımlandıktan sonra önem derecesine göre düzenlenmesini sağlar. Başka bir deyişle aksiyon ortamında gerçekleşen olayların beyin tarafından hızlı bir şekilde algılanmasının ardından risk ve fırsat durumlarının incelenmesi ve bunlara tepki verme önceliğinin belirlenmesi ‘sıralama’ yeteneği ile ilgilidir. Bu yetenek çoğu zaman beyinin bilincimiz dışında gerçekleştirdiği bir işlemdir.

9. Göz-El amp; Göz-Ayak Koordinasyonu: Doğru ve uygun görsel bilgileri alıp gerekli vücut hareketlerine çevirme yeteneği ‘Göz-El amp; Göz-Ayak Koordinasyonu’ olarak adlandırılır. Bu hayati bağlantılar tüm atıcılık becerilerinin başlangıç noktası niteliğindedir.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here