Geçenlerde tabanca almak için karar veren arkadaşıma hızlı şekilde yardım edemedim. İstediği marka tabancayı hemen bulmamız zor. Eldekiler içinden mutlaka MKE’ye uğrayalım dediysem de onu ikna etmek çok zor oldu.
Ülkemizde silah satışlarının çoğunluğu MKE üzerinden yapılıyor. Kişisel alışverişlerde kurallara uygun şekilde davranıldığını çoğunlukla görüyorum. Ama her konuda serbest bir ticaret, serbestlik söz konusu iken silahlarda baskıcı ve biraz da tekelci bir zihniyetin varlığını görüyoruz.
Aylar öncesinde isteyen herkese silah satalım. Daha da öncesinde silah ruhsatını isteyene verelim şeklinde yazılar yazmıştım.
İki farklı görüşe sahip arkadaşlarımdan epeyce eleştiri aldım. Ama ağırlığına baktığımda iki tarafın benzerlikler içerdiğini belirtmeliyim.
Kuşkusuz, kötü niyetli insanlardan dolayı silah satışlarının engellenmesi veya sınırlandırılması üzerine çok söz ediliyor. Silah zararlıdır deniliyor. Aslında silah değil onu kullananlardadır sorun. Doğru bulundurma, zamanında kullanım, caydırıcılık özellikleri gibi farklı açılardan bakıldığında silah tehlikeli bir araç değildir. Kişilerin birbirlerinde silah bulunduğunu biliyor olmaları onları olası gereksiz müdahalelerden uzak tutacaktır.
Vatandaşlarımızın istediklerinde her türlü silahı satın alabilmeleri konusunda rahat olmasını sağlayacak önlemlerin ortaya konması gereklidir. Bu nedenle dünyada üretilmiş her türlü silahın ülkemize girmesi konusunda çalışmalar yapılmalıdır. Bunun kuşkusuz bir bedeli olacaktır ama ona sahip olmanın verdiği büyük bir keyfi yaşatacağı için sınırsız bir serbestlik getirilmelidir.
Bunu otomotiv sektörü ile karşılaştırmak istemezdim ama, devletimizin bu sektörden ciddi gelir elde edeceği düşünülmelidir. Silah derken ağırlığın tabancalarda bulunmasını tavsiye ediyorum. Bunun dışındaki tüfeklerde birçok kişi, alacağı birkaç belge ile yeterli sayıda silaha sahip olabilmektedir.
Şu eleştiri gelecektir: “Yapmayın efendim, bu kadar çok sayıda silah sahibi olunca bunun kötüye kullanımı ortaya çıkabilir.” İlk bakışta haklı gibi görülebilir ama bu bir sektör ve bu sektörün güçlenebilmesi için gereken girişimlerin başlatılması gereklidir.
Öte yandan, kabul etmemiz gereken bir gerçek daha var. Merdiven altı demek istemiyorum ama çok sayıda tabancanın bazı ustaların ellerinde üretildiğini görüyoruz. Bu silahlar illegal yollardan satılmakta ve her yerde bulunabilmektedir. Bu silahlara ruhsat alınamamaktadır. Bu serbestiyet getirilirse yerli üretim daha kaliteli hale gelebilir ve rekabet için gerekli adımları atmaya başlar. Bu konuda ciddi bir hazırlık yapılmalıdır.
Özetlemek gerekirse, bugün nasıl insanlarımız beğendikleri bir araç için girişimde bulunuyorlar ve çeşitli finans kaynakları ile bunlara sahip olabiliyorlarsa, aynı durum tabanca ve tüfek için de geçerli olmalıdır. Bir veya birkaç marka değil dünyanın herhangi bir yerinde üretilmiş olsa bile, ona ulaşılabilmeli ve sahip olunabilmesi için gerekli kolaylıklar sağlanmalıdır. Bunu yaparken biraz da devlet dışındaki kuruluş ve girişimcilerin işe koyulmalarını planlayalım. Ben inanıyorum, bu serbestlik getirilirse silahlara sahip olmada daha uygun fiyatlar ortaya çıkacaktır.
Silah insanın dostu, düşman için caydırıcı, ülke için bir güvenlik aracıdır…