Aile Geleneği

Yeni Mauser, içerdiği yenilikçi teknik özellikleri, kendisini ünlü M98 ve M03 modellerinin yanında çok da sönük bırakmayacak rafine ve klasik bir görünümle birleştirerek, meraklılarına makul bir fiyatla sunuyor. Tetik ağırlığı bir kilonun altında, emniyet mandalı üç pozisyonlu, dipçiği ise estetik olarak yeni bir şeyler sunmasa da, oldukça ergonomik

Mauser de aynen Sauer gibi bu sene karşımıza tamamıyla yenilenmiş bir karabinayla çıktı. Bu karabina tarihi Alman firmasının bugüne kadar sadık kaldığı şablonların biraz dışına çıkıyor, bunun da nedeni av karabinalarında orta segmentte yer alan fiyat bandına yaklaşabilmek. Bununla birlikte, Sauer örneğinde gördüğümüz gibi Mauser de her şeye rağmen imalatına özen gösterilmiş kullanışlı bir karabina üretmeyi başarmış. Bu iki marka arasında belli bir akrabalık olduğunu biliyoruz (neticede Sauer ve Mauser aynı gruba dahil iki şirket!); aynı zamanda müşterek kullandıkları bazı teknik çözümler de var (örneğin namlunu süngüye sıcak kaynakla sabitleme sistemi). Yine de bu iki markaya ait karabinaların ayrı projelerin ürünleri olduklarını belirtelim.

TANIDIK BİR TASARIM

Her şeyden önce Mauser M12, yapısı, şekli ve hacimsel boyutları itibarıyla kendisinden önceki modellerle ve özellikle M98 ile, ama aynı zamanda M03 modeliyle olan sıkı akrabalık ilişkisini belli ediyor. Sürgü açık tipte ve silah üstten kolayca doldurulabiliyor, ama isterseniz çıkartılabilen tipte şarjörle de çok rahat doldurabilirsiniz (şarjör dönüşümlü mermi sunan çift sıralı tipte, standart çapta beş adet fişek kapasiteli ve ayrıca bir fişek de fişek yatağında bulunabiliyor). Ama bu özelliklerden çok, Mauser ailesinin geçmişteki bireyleriyle ailevi ilişkileri en fazla koruyan bileşen silahın dipçiği. Prens dö Gal (Galler Prensi) olarak tanımlanan tabanca tipi kabzaya ve köşeli hatlara sahip bir dipçik. Fişek haznesinin bulunduğu kısımda bir miktar kalınlaşıyor. Kundak ise ince ve zarif, üzerinde tırtıklı yüzeyler var. Dipçik üzerindeki yanak desteği ise İngiliz stili, yani damla modeli olarak tanınanlardan. Tabanca kabzası tabanında siyah bir madalyon var, dipçiğin tabanında ise kauçuktan yapılmış ve kaymaz yüzeyli bir dipçik yastığı (pad) yer alıyor.

Kauçuk ped üzerindeki kaymaz yüzeyin aynısı M12 karabinanın “Extreme” olarak adlandırılan polimer dipçikli versiyonunda yer alıyor. Mekanik açıdan sürgü silindirik bir gövdeden oluşuyor ve bu gövdenin çapı öndeki kilit tırnaklarının çapıyla aynı ya da biraz daha fazla. Bu şekilde sürgü işlenirken iç kısmındaki işçilik çok daha basit hale getirilmiş ve buna rağmen mekanizmaya azami akıcılık sağlanmış. Sürgünün altı adet kilit tırnağı var ve üçlük iki dizi halinde 120 derecelik açıyla konumlandırılmışlar. Bu tırnaklar doğrudan fişek yatak uzantısı içindeki yuvalarına geçerek kapanma işlevini yerine getiriyorlar. Namlu sürgü içine özel ısıtma işlemiyle geçirilerek sabitlenmiş (diş açılmamış). Yerine doğru pozisyonda oturması için yatak uzantısının yanından dışarı çıkan bir pim var ve bu pim sürgünün ön ucunda (saat 4 yönünde) kendisine ait olan bir yuvanın içine oturuyor. Kurma kolu oldukça uzun sayılır, ama yine de rahatsız edecek şekilde dışarı taşmıyor, çünkü aşağı doğru sarkık durumda ve dipçik içinde açılmış oyuk içine yaslanıyor. Kurma kolundaki topuz iyi bir tutuş sağlıyor ve silahı son derece hızlı kurabiliyorsunuz. Ahşap dipçikli versiyonda bu topuz çelikten yapılmış (ve kulpun koluna üstten geçirilerek kaynak edilmiş), yüzeyi ise düz ve pürüzsüz.

1.

2.

3.

4.

5.

1. Sürgü açık tipte ve dolayısıyla olası bir dürbün izin verdiği sürece şarjörü yukarıdan doldurmak da mümkün.

2, 3 ve 4. Emniyet mandalı üç pozisyonlu ve Winchester 70 şablonuna göre tasarlanmış. Mandal tamamen öne dönük pozisyonda ise silah ateşe hazır durumda oluyor, ara pozisyonda ise tetiği kilitliyor, tam geride ise hem tetiği hem sürgüyü kilitliyor.

5. Çift sıralı şarjör polimer malzemeden yapılmış ve 5 fişek kapasiteli; bunu yerinde tutan öndeki manivela tipi mandal.


Polimer versiyonda ise bu topuz da polimer malzemeden yapılmış ve malzemenin kendine has yapısı daha sağlam bir tutuş sağlıyor. Bu nedenle isteyenler için ahşap dipçikli versiyonun kurma kolu topuzu polimerden olabiliyor. Kovan çıkarıcı (ekstraktör) giyotin tipi, kovan fırlatıcı ise çiftli tipte ve birbirinden bağımsız iki adet yaylı küçük pistondan oluşuyor. Bu şekilde kovanın (veya yataktaki fişeğin) güvenilir şekilde dışarı atılması sağlanmış. Bu karabina için standart ve magnum çaplarda çok sayıda fişek yatağı tasarlanmış (standartlarda .22- 250’den 9,3×62’ye kadar, magnumlarda 7 mm Remington, .300 ve .338 Winchester magnum). Namlu uzunlukları da buna göre 560 ve 630 mm olarak değişiyor (namlu ağzı iç çapı 17 mm). Sürgü ise her çap için aynı uzunlukta; kısa fişek yataklarında şarjörün arka kısmında boşluk alma amaçlı bir parça var ve uzun çaplara (.30-06 gibi) kıyasla burada oluşan boşluğu alıyor. Belirttiğimiz gibi şarjör çıkartılan tipte; şarjör yuvasının önündeki butona bastığınızda hemen elinize düşüyor. Sağlam polimer malzemeden imal edilmiş, ahşap dipçikli versiyonda gümüş rengi zemininde Mauser logosu bulunuyor, polimer dipçikli versiyonda ise logo siyah zemin üzerine siyah olarak konulmuş.

1.

2.

3.

4.

1. Kapanmayı sağlayan üçerlik iki seri halindeki kilit tırnakları 120 derece açıyla konumlandırılmışlar ve doğrudan fişek yatağı içindeki yuvalarına geçerek kilitleniyorlar.

2. Ahşap dipçikli versiyonda kurma kolu topuzu çelikten (sağda), Extreme versiyonunda ise bu topuz malzemeden ve yüzeyi portakal kabuğu şeklinde pürüzlü.

3. Polimer dipçikli versiyon (Extreme) bazı ufak tefek farklılıklar içeriyor. Örneğin fişek haznesi tabanı ahşap olanda gümüş rengi, Extreme versiyonunda ise mat siyah polimer.

4. Sürgü gövdesi çapı kilit bloklarının üst noktalarından geçen çizginin oluşturduğu çapla aynı. Bu şekilde sürgü tasarımı basitleştirilmiş.

Emniyet sistemi silahın en ilginç öğelerinden biri: SRS (smooth roll safety) olarak adlandırılmış ve Winchester 70 gibi üç pozisyonlu. Adını da aldığı başlıca özelliği son derece akıcı çalışması, ama farklı pozisyonlar arasındaki geçişlerin gayet net oluşu. Gerçekten çok kolay ve sessizce hareket ettirilebiliyor. Bu tüfeklerde sıkça görüldüğü gibi, mandal komple ileri dönük durumda ise silah ateşe hazır durumda oluyor, tetiği geriye doğru ilk kademede çektiğinizde silah ateş almıyor, ama silahı güvenle boşaltmanıza olanak verecek şekilde sürgü açılabiliyor. Tetiğe ikinci kademede bastığınızda tetik ve sürgü kilitleniyorlar. Emniyet mandalının üç pozisyonu sürgü topuzunun üst kısmına rahatça görülebilir şekilde basılmış. Bu topuzun arka kısmından müşir dışarı çıkıyor ve atıcıya hem görsel hem temassal şekilde anlayabileceği “silah ateşe hazır” uyarısı yapıyor. Geri tepme bloğu için de birkaç kelime söylememiz 1 gerekiyor: Sauer 101 modelinde olduğu gibi, sürgünün alt kısmına dikey yönde saplanmış iki adet iri pimden oluşuyor. Bunları barındıran çelik blokta ise dipçiği tutan ön vidanın yuvası var. Bu çelik blok arka kısmında bir plakaya yaslanıyor ve bu plakanın dikey yönde hafif bir boşluğu var. Bu boşluk fabrikada ayarlanmış iki adet dişli pim sayesinde sürgüye tam dayanmasını sağlıyor. Dipçiğe sabitleyen arka tespit vidası ise vida yatağı donanımlı.

NİŞAN DÜZENEKLERİ VE TETİK SİSTEMİ

Silahın paket donanımında gerek metal nişangahlar, gerek dürbün montajı için sürgü üzerine açılmış dişli delikler mevcut. Bu delikler Mauser M98 bağlantı ayaklarıyla uyumlu olduğundan, piyasadaki diğer bağlantı parçaları içinden seçim yapamamak gibi bir sıkıntı doğuruyor. Metal nişan düzenekleri (gerçi tüfek istenirse çıplak namluyla satın alınabiliyor) lamel şeklinde bir arpacıktan ve namlunun ilk üçte birlik bölümündeki bir rampa üzerine monte edilmiş battue tipi gezden oluşuyor. Arpacıkta beyaz referans nokta mevcut, rampa üzerindeki arpacığı yanal yönde ayarlayabiliyorsunuz. “U” tipi pencere açıklığı bulunan gez de sağ-sol ayarı yapılabilen tipte. Tetik mekanizmasına gelince, günümüzde Avrupalı birçok firma Amerikan ekolüne döndü ve bunlar arasında Mauser firması da var.

1.

2.

3.

4.

5.

1. Geri tepme bloğu bölgesi ve burada yer alan çelik destek plakası görülüyor.

2. Sürgüyü tutan buton bunun sol yanına konulmuş, eldivenli parmakla bile rahatça müdahale edebiliyorsunuz.

3. Dipçiğin pala yapısı düz, üzerindeki yanak desteği ise İngiliz tarzı.

4. Geri tepme bloğu iki adet pim vasıtasıyla sürgüye sabitlenmiş

5. Tetik tek kademeli, nominal düşürme ağırlığı 950 gram olarak ayarlanmış, ama bizim yaptığımız ölçümlerde 800 gram olarak çıktı.

Dolayısıyla tüy tetik sistemi kullanılmamış ve tek kademeli tetik sistemi tercih edilmiş. Net ve pürüzsüz çalışan tetiğin nominal düşürme ağırlığı iki libre (bizim yaptığımız ölçümde bunun biraz altında bir değer, yani 800 gram çıktı). Bu saydıklarımız seri üretime ait silahların fiyatları. Bu karabinanın fiyatı lüks kategoride olmasa bile, istenirse özel sipariş üzerine kişiselleştirme amaçlı bazı özel aksesuarlarla satın alınabiliyor. Örneğin sipariş üzerine (ve fiyat farkını vererek) sürgü gövdesini yüzeyi hare işçilikli yapabiliyorlar, ya da cüsseli atıcılara ekstra konfor sağlamak için dipçik kalınlığı bir santim fazla olabiliyor. Hatta öndeki kayış bağlantısının yanına bir de çatal ayak bağlantısı konulabiliyor.

TEST ATIŞLARIMIZ

Bu karabinalarla her zaman yaptığımız gibi bu sefer de atışları 100 metre mesafeden ve önden destekli olarak yaptık. İthalatçı Bignami firmasının kendi poligonunda yaptığımız atışlarda Zeiss Duralyt 2-8×42 dürbün ve 136 grs çekirdekli, kurşun metali içermeyen RWS Evo Green fişekler kullandık. Silahı biraz olsun tanıyabilmek amacıyla birkaç el boşa ateş ettik ve sürgünün son derece akıcı çalıştığını, şarjör çıkarma düğmesi ile emniyet mandalının da fonksiyonlarını mükemmel yerine getirdiklerini gördük. Atışlar sırasında tuhaf tutukluklar yaşanmadı ve silah yeni olmasına rağmen besleme sistemi sanki rulmanlar üzerinde hareket edermiş gibi son derece akıcı şekilde çalıştı. Dikkat edilmesi gereken yegane nokta, fişek haznesi yukarıdan beslenecek ise, fişeklerin ucunu doldurma/fırlatma bölmesinin ön tarafına doğru getirerek yerleştirmeyi unutmamak gerekiyor, aksi takdirde şarjörün içindeki boşluk doldurucu parça bunların girmesine engel oluyor.

Çelik destek plakasının altında bulunan ayar pimleriyle sürgüye tam yaslanma mümkün oluyor.


Tabii silahın fişek yatağı “uzun” bir çapa göre tasarlanmışsa böyle bir tedbire gerek yok. Tetik için de net ve pürüzsüz çalışıyor diyebiliriz. Tüfeğin dipçik profili de estetik açıdan hoşumuza gitti, zira M12 gibi teknik açıdan ileri düzeyde modern bir karabinaya aynı zamanda genelde lüks klasik tüfeklerde rastlanan çizgileri kazandırıyor ve bunun için aşırı bir fiyat ödemenize de gerek kalmıyor. Dinamik açıdan bir değerlendirme de yaparsak, kullanılan mermi çekirdeklerinin fazla ağır olmamasına ve başlangıç hızının yüksek olmasına rağmen, fişeklerdeki standart sapma oranı oldukça düşük oldu. Bunda kovan boğumlarının çok iyi yapılmış olmasının da etkisi var, zira mermi çekirdeği serbest kalmadan önce barutun yanma evresinde kovanda belli bir boğulma ve tıkanma meydana geliyor.

Ahşap dipçikli M12 standart modeli ile polimer dipçikli Extreme modeli yan yana. Standart kalibreler için namlu çapı 560 mm, magnumlar için 620 mm.

Nitekim elde ettiğimiz grupmanlar tatmin ediciydi ve fazla efor sarf etmeden üç atışlık serileri 155 mm çapında grupmanlar içinde toplayabildik. Tabii bu çaptaki fişeklerin benzerlerine kıyasla daha yüksek isabet hassasiyetine sahip olduklarını biliyoruz, ama bu Mauser karabinanın kalitesini de göz ardı edemeyiz. Her zaman yaptığımız gibi, şu önemli cümleyi bir daha tekrarlayalım: Bu tüfeğe birebir uygun kendi hazırlayacağınız bir mühimmat, hiç kuşkusuz isabet yüzdesini daha da yukarı çekecektir.

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here